Trafik Ve Çevre Bilgisi
.
B Sınıfı için Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı’nda (Ehliyet Sınavı) Trafik ve Çevre Bilgisi dersinden 25 soru sorulmaktadır.
TRAFİK VE ÇEVRE BİLGİSİ
Karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri göstermek amacıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu çıkarılmıştır.
KURULLAR, KURULUŞLAR, KOMİSYONLAR, GÖREV VE YETKİLERİ
a) Karayolları Güvenliği Yüksek Kurulu
Kurul, Başbakan'ın başkanlığında yılda iki defa toplanır. Trafik Hizmetleri Başkanlığınca hazırlanarak, Karayolu Güvenlik Trafiği Kurulunca uygun görülen önerileri değerlendirerek karara bağlar ve kararlarının yaşama geçirilmesi için gerekli koordinasyon önemlerini belirler. Kurulun sekretarya görevi Emniyet Genel Müdürlüğü'ne aittir.
b) Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu
Kurul, Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanının başkanlığında ayda bir toplanır. Trafik hizmetlerinin çağdaş ve güvenli bir şekilde yürütülmesi amacıyla önerilen veya katılacak temsilcilerce önerilecek önlemlerin uygulana birliğini tartışarak karara bağlar.
c) Emniyet Genel Müdürlüğü
Trafik Kanununa göre; araçları, araçlarda bulundurulması gerekli belge ve gereçleri, sürücüleri ve bunlara ait belgeleri, sürücülerin ve karayolunu kullanan diğer kişilerin, kurallara uyup uymadığını, trafik düzenlemelerinin ve çeşitli tesislerin yasa hükümlerine uygun olup olmadığını denetlemek,
Duran ve akan trafiği düzenlemek ve yönetmek,
El koyduğu trafik kazalarında trafik kazası tespit tutanağı düzenlemek,
Trafik kazası sonucunda hastalanan veya yaralananların bakımlarını sağlayacak tedbirlerin, süratle alınmasına yardımcı olmak ve yakınlarına haber vermek,
Araçların tescil işlemlerini yaparak belge ve plakalarını vermek,
Sürücünün belgelerini vermek,
Ülke çapında taşıtların ve sürücülerin sicillerini tutmak, teknik ve hukuki değişikliklerini işlemek, istatistiki bilgileri toplamak ve değerlendirmek,
Trafik kazalarının oluş nedenleri ile ilgili tüm unsurları kapsayan istatistik verileri ve bilgilerini toplamak, değerlendirmek, sonuçlarına göre gereken önlemlerin alınmasını sağlamak ve ilgili kuruluşlara teklifte bulunmak,
Hasar tazminatı ödemelerini hızlandırmak amacıyla sigorta şirketlerince istenecek gerekli bilgi ve belgeleri vermek.
d) Karayolları Genel Müdürlüğü
Yapım ve bakımdan sorumlu olduğu karayollarında can ve mal güvenliği yönünden gerekli düzenleme ve işaretlemeleri yaparak önlemleri almak ve aldırmak,
Tüm karayollarındaki işaretleme standartlarını tespit etmek, yayınlamak ve kontrol etmek, projeleri incelemek ve onaylamak,
Trafik araç ve tekniğine ait görüş bildirmek, karayolu güvenliğini ilgilendiren konulardaki projeleri incelemek ve onaylamak,
Yapım ve bakımdan sorumlu olduğu karayollarında, İçişleri Bakanlığı'nın uygun görüşü alınmak suretiyle, yönetmelikte belirlenen hız sınırlarının üstünde veya altında hız sınırları belirlemek ve işaretlemek,
Trafik kazalarının oluş nedenlerine göre verileri hazırlamak ve karayollarında gerekli önleyici teknik tedbirleri almak.
e) Milli Eğitim Bakanlığı
Motorlu araç sürücülerinin yetiştirilmesi için sürücü kursları açmak, özel sürücü kursu açılmasına izin vermek, bunları her safhada denetlemek,
Kurslarda eğitilenlerin sınavlarını yapmak, başarılı olanlara sertifika verilmesini sağlamak,
Okul öncesi, okul içi ve okul dışı trafik eğitimini düzenleyen trafik genel eğitim planı hazırlamak ve ilgili kuruluşlarla işbirliği yaparak uygulamak.
f) Sağlık Bakanlığı
1.Karayollarında oluşan trafik kazalarıyla ilgili ilk/acil yardım hizmetlerini planlamak, uygulamak,
2.Trafik kazalarında yaralananların en kısa zamanda sağlık hizmetlerinden yararlanmalarını sağlamak üzere, İçişleri Bakanlığının ve Karayolları Genel Müdürlüğü’nün uygun görüşü de alınarak ilkyardım istasyonları kurmak, bu istasyonlara gerekli personeli, araç ve gereci sağlamak,
3.Her ilde trafik kazaları için eğitilmiş sağlık personeli ile birlikte yeteri kadar ilk ve acil yardım ambulansı bulundurmak,
4.Bu kanunla ve mevzuatla verilen trafikle ilgili diğer görevleri yapmak,
5.Üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşları, acil olarak kendilerine getirilen trafik kazası geçirmiş kişilere, Sağlık Bakanlığı tarifesini uygulamak suretiyle, vermiş oldukları hizmetlerinin bedelinin tamamını sigorta şirketlerinden tahsil etmek.
g) Ulaştırma Bakanlığı
Ulaştırma Bakanlığı’nın ilgili birimlerinin görev ve yükümlülükleri: Bu kanun ve ilgili mevzuatla verilen hizmetleri yapmak ve gerekli koordinasyonu sağlamak. Tescile bağlı araçların muayenelerini yapmak veya yaptırmak, muayene istasyonlarını denetlemek. 35.madde hükümlerine aykırı hareket edenler hakkında tutanak düzenleyerek idari para cezası vermek ve bu maddede belirtilen idari tedbirleri almak, araçların ağırlık ve boyut kontrollerini yapmak veya yaptırmak ve denetlemek.
h) Tarım, Orman ve Köyişleri Bakanlığı
Köy Yollarında;
1.Trafik düzeni ve güvenliği açısından gerekli düzenleme ve işaretlemeleri yapıp, gerekli tedbirleri almak ve aldırmak, Yapım ve bakımdan sorumlu olduğu karayollarındaki tesisler için bağlantıyı sağlayarak, geçiş yolları yönünden izin vermek,
2.Yol güvenliği ile ilgili; kavşak, durak yeri, yol dışı park yeri, aydınlatma ve benzeri tesislerin projelerini incelemek ve gerekenleri onaylamak,
3.Kaza analiz sonuçlarına göre, karayolu yapısı ve işaretlemeye dayalı kaza nedenlerini göz önünde bulundurmak ve gerekli tedbirleri almak,
4.Kanun ve yönetmeliklerle çıkarılan köy yolları için verilen trafikle ilgili diğer görevleri yapmak ile görevli ve yükümlüdür.
Köy yolları için sayılan görev ve hizmetlerden zorunlu ve gerekli görülenler, orman yolları içinde geçerlidir. Ayrıca 2872 sayılı Çevre Kanunu ile yönetmelikler çerçevesinde belirtilen görevleri yapmak ile görevli ve yükümlüdür.
i) Belediyeler
1.Sorumlu olduğu yolun yapısını, trafik düzenini güvenliğini sağlayacak durumda bulundurmak; yol ve kavşak düzenlemeleri ile gerekli işaretlemeleri yapmak,
2.Açık ve kapalı park yerleri, alt ve üst geçitleri yapmak, yaptırmak, işletmek/işletmesine izin vermek
3.Taşıt yollarında trafiği tehlikeye düşüren engelleri, gece veya gündüze göre kolayca görülebilecek şekilde işaretlemek ve ortadan kaldırmak,
4.Karayolu yapısında, üzerinde yapılacak çalışmalarda gerekli tedbirleri almak, aldırmak, denetlemek
5.Çocuklar için trafik eğitim tesisleri yapmak ve yapılmasını sağlamak ile görevli ve yükümlüdür.
j) İl ve İlçe Trafik Komisyonları
İl Trafik Komisyonu, İllerde vali veya yardımcısının başkanlığında, Belediye, Emniyet, Jandarma, Milli Eğitim, Karayolları ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonuna bağlı ilgili odanın temsilcileri; Valilikçe uygun görülen trafikle ilgili Üniversite, oda, vakıf ve kamuya yararlı Dernek veya kuruluşların birer temsilcisinden oluşur.
İlçe Trafik Komisyonu İlçelerde kaymakamın başkanlığında, aynı kuruluşların yöneticileri veya görevlendirecekleri temsilcilerinden oluşur.
Görevleri;
1.İl sınırları içinde mahalli ihtiyaç ve şartlara göre trafik düzenini ve güvenliğini sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri almak,
2.Trafiğin düzenli bir şekilde akımını sağlamak için alt yapı ve diğer hizmetleri ile ilgili tedbirleri almak, trafikle ilgili sorunları çözümlemek, bütün ülkeyi ilgilendiren Trafik Güvenliği Yüksek Kurulunun müdahalesini gerektiren hususları İçişleri Bakanlığı’na iletmek,
3.Karayolu taşımacılığına ait mevzuat hükümleri saklı kalmak üzere, trafik düzenini ve güvenliği yönünden belediye sınırları içinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartları, çalıştırabileceği yerler ile güzergahlarını tespit edip ve sayılarını belirlemek,
4.Gerçek ve tüzel kişiler ile resmi ve özel kurum ve kuruluşlara ait otopark olmaya müsait boş alan, arazi ve arsaları geçici otopark yeri olarak ilan etmek ve bunların sahiplerine veya üçüncü kişilere işletilmesi için izin vermek,
NOT: İl Trafik Komisyonu Kararları valinin onayı ile yürürlüğe girer. İlçe Trafik Komisyonu Kararları İl Trafik Komisyonunca incelenip vali tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girer. İl ve ilçe trafik komisyonlarınca alınan kararlara resmi ve özel bütün kuruluşlar uymak zorundadır.
KARAYOLLARI TRAFİK KANUNUYLA İLGİLİ YÖNETMELİKLER
1)Karayolları Trafik Yön.
2)Trafik İşaretleri Hakkında Yön.
3)Karayolları Kenarındaki Tesisler Hak. Yön.
4)Araçların İmal Tadil Montajı Hak. Yön.
5)Tehlikeli Maddelerin Taşınması Hak. Yön.
6)Trafik Kuruluşlarıyla Personelin Görev ve Çalış. Yön.
7)Trafik Para Cezalarının Tahsili Hak. Yön.
8)M.T. S. K. Yön.
9)Çocuk Trafik Eğitim Parkları Yön.
10)Trafik Hizmetlerini Geliştirme Fonu Yön.
11)Trafik Garanti Fonu Yönetmeliği.
TANIMLAR
TRAFİK: Yayaların, hayvanların ve araçların karayolları üzerindeki hal ve hareketleridir.
KARAYOLU (YOL): Trafik için kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlardır.
ARAÇ: Karayolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz ve özel amaçlı taşıtlar ile iş makineleri ve lastik tekerlekli traktörlerin genel adıdır.
TAŞIT: Karayolunda insan, hayvan ve yük taşımaya yarayan araçlardır. Bunlardan makine gücü ile yürütülenlere “motorlu taşıt”, insan ve hayvan gücü ile yürütülenlere “motorsuz taşıt” denir. Ayrıca bir kazanç sağlama amacı olmadan kullanılan taşıtlara “hususi taşıt”, bir kazanç sağlamak amacı ile kullanılan taşıtlara “ticari taşıt”, resmi kuruluşlara ait taşıtlara “resmi taşıt”, hem resmi hem ticari nitelik taşıyan taşıtlara ise “resmi ticari taşıt” denir.
SÜRÜCÜ: Karayolunda, motorlu veya motorsuz bir aracı veya taşıtı sevk ve idare eden kişidir.
ŞOFÖR: Karayolunda, ticari olarak tescil edilmiş bir motorlu taşıtı süren kişidir.
ARAÇ SAHİBİ: Araç için adına yetkili idarece tescil belgesi verilmiş veya sahiplik veya satış belgesi düzenlenmiş kişidir. (Ruhsat sahibi)
İŞLETEN: Araç sahibi olan veya satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehini gibi hallerde kiracı veya rehin alan kişidir.
YOLCU: Aracı kullanan sürücü ile hizmetliler dışında araçta bulunan kişilerdir.
HİZMETLİ: Araçlarda, sürücü hariç, araç veya taşıma hizmetlerinde süreli veya süresiz çalışan kişiler ile iş makinelerinde sürücüden gayri kişilerdir.
TRAFİK İŞARETLERİ: Trafiği düzenleme amacı ile kullanılan işaret levhaları, ışıklı ve sesli işaretler, yer işaretlemeleri ile trafik zabıtası veya diğer yetkililerin trafiği yönetmek için yaptıkları hareketlerdir.
GEÇİŞ HAKKI: Yayaların ve araç kullananların, diğer yaya ve araç kullananlara göre, yolu kullanmak sırasındaki öncelik hakkıdır.
GEÇİŞ ÜSTÜNLÜĞÜ: Görev sırasında, belirli araç sürücülerinin can ve mal güvenliğini tehlikeye sokmamak şartı ile trafik kısıtlama veya yasaklarına bağlı olmamalarıdır.
DURMA: Her türlü trafik zorunlulukları (kırmızı ışık, yetkililerin dur işareti, yol kapanması gibi- nedeni ile aracın durdurulmasıdır.
DURAKLAMA: Trafik zorunlulukları dışında araçların insan indirmek ve bindirmek amacı ile kısa bir süre için durdurulmasıdır.
PARKETME: Araçların, durma ve duraklaması gereken haller dışında bırakılmasıdır.
TRAFİK KAZASI: Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve zararla sonuçlanmış olaydır.
MÜLK: Devlete, kamuya, gerçek ya da tüzel kişilere ait olan taşınmaz mallardır.
YERLEŞİM YERİ (BİRİMİ) : Kendisine ulaşan karayolları üzerinde sınırının, başlangıç ve bitimi bir işaret levhası ile belirlenmiş olan yerleşme, çalışma ve barıma amacı ile insanların yararlandıkları yapı ve tesislerin bir arada bulunduğu ve karayolu trafiğine etkileri tespit edilmiş olan il, ilçe, köy veya mezra gibi yerlerdir.
YAYA: Araçlarda bulunmayan, karayolunda hareketsiz veya hareket halinde bulunan insanlardır.
İKİ YÖNLÜ KARAYOLU: Taşıt yolunun her iki yönündeki taşıt trafiği için kullanıldığı karayoludur.
TEK YÖNLÜ KARAYOLU: Taşıt yolunun yalnızca bir yöndeki taşıt trafiği için kullanıldığı karayoludur.
BÖLÜNMÜŞ KARAYOLU: Bir yöndeki trafiğe ait taşıt yolunun bir ayırıcı ile belirli şekilde diğer taşıt yolundan ayrılması ile meydana gelen karayoludur.
ERİŞME KONTROLLÜ KARAYOLU (Otoyol-Ekspresyon): Özellikle transit trafiğe tahsis edilen, belirli yerler ve şartlar dışında giriş ve çıkışın yasaklandığı, yaya, hayvan ve motorsuz araçların girmediği, ancak, izin verilen motorlu araçların yararlandığı ve trafiğin özel kontrole tabi tutulduğu karayoludur.
GEÇİŞ YOLU: Araçların bir mülke girip çıkması için yapılmış olan yolun karayolu üzerinde bulunan kısmıdır.
BAĞLANTI YOLU: Bir kavşak yakınında karayolu taşıt yollarının birbirine bağlanmasını sağlayan, kavşak alanı dışında kalan ve bir yönlü trafiğe ayrılmış olan karayolu kısmıdır.
TAŞIT YOLU (Kaplama): Karayolunun genel olarak taşıt trafiğince kullanılan kısmıdır.
BİSİKLET YOLU: Karayolunun, sadece bisikletlerinin kullanmalarına ayrılan kısımdır.
YAYA YOLU (Yaya kaldırımı) : Karayolunun taşıt yolu kenarı ile gerçek veya tüzel kişilere ait mülkler arasında kalan ve yalnız yayaların kullanımına ayrılmış olan kısımdır.
BANKET: Yaya yolu ayrılmamış karayolunda, taşıt yolu kenarı ile şev başı veya hendek iç üst kenarı arasında kalan ve olağan olarak yayaların ve hayvanların kullanacağı, zorunlu hallerde de araçların faydalanabileceği kısımdır.
PLATFORM: Karayolunun, taşıt yolu (kaplama- ile yaya yolu (kaldırım- veya banketinden oluşan kısımdır.
ANAYOL: Ana trafiğe açık olan ve bunu kesen karayolundaki trafiğin bu yolu geçerken veya bu yola girerken, ilk geçiş hakkını vermesi gerektiği işaretlerle belirlenmiş karayoludur.
TALİ YOL: Genel olarak üzerindeki trafik yoğunluğu bakımından bağlandığı yoldan daha az önemde olan yoldur.
TEHLİKELİ EĞİM: Araçların emniyetle seyrine devam için, vites küçültmeyi gerektiren uzunluk veya açıdaki yol eğimidir.
KAVŞAK: İki veya daha fazla karayolunun kesişmesi veya birleşmesi ile ortak alandır.
KAVŞAK ORTAK ALANI: Kavşaklarda, kavşağı teşkil eden kollardan ayrı ayrı yaklaşıldığında, kavşaktaki geometrik veya fiziki değişikliğin başladığı çizgiler ile çevrelenmiş alandır.
YAYA GEÇİDİ: Taşıt yolunda, yayaların güvenli geçebilmelerini sağlamak üzere, trafik işaretleri ile belirlenmiş alandır.
OKUL GEÇİDİ: Genel olarak okul öncesi, ilk öğretim ve orta dereceli okulların çevresinde özellikle öğrencilerin geçmesi için, taşıt yolundan ayrılmış ve bir trafik işareti ile belirlenmiş alandır.
ALT GEÇİT: Karayolunun, diğer bir karayolu veya demiryolunu alttan geçmesini sağlayan yapıdır.
ÜST GEÇİT: Karayolunun, diğer bir karayolu veya demiryolunu üstten geçmesini sağlayan yapıdır.
DEMİRYOLU GEÇİDİ (Hemzemin Geçit) : Karayolu ile demiryolunun aynı seviyede kesiştiği bariyerli veya bariyersiz geçitlerdir.
ADA: Yayaların geçmesi ve durmalarına, taşıtlardan inip binmelerine yarayan, trafik akımını ve trafik güvenliğini sağlama amacı ile yapılmış olan, araçların bulunamayacağı, koruyucu tertibatla belirlenmiş bölüm ve alandır.
AYIRICI: Taşıt yollarını veya yol bölümlerini birbirinden ayıran, bir taraftaki taşıtların diğer tarafa geçmesini engelleyen veya zorlaştıran karayolu yapısı, trafik tertibatı veya gereçtir.
ŞERİT: Taşıtların bir dizi halinde güvenle seyredebilmeleri ve taşıt yolunun ayrılmış bir bölümü veya boyuna işaretlemelerle ayrılmamış olsa bile motorlu araç dizisinin hareketine yeterli genişlikte olmak şartıyla taşıt yolunu bölünebileceği boyuna dilimlerin herhangi biridir.
PARKYERİ (Otopark): Araçların park etmesi için kullanılan açık veya kapalı alandır.
KARAYOLU ÜZERİ PARKYERİ: Taşıt yolundaki veya buna bitişik alanlardaki park yeridir.
KARAYOLU DIŞI PARKYERİ: Karayolu sınır çizgisi dışında olan ve bir geçiş yolu veya servis yolu ile taşıt yoluna bağlanan park yeridir.
DURAK: Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının yolcu ve hizmetlileri bindirmek, indirmek gayesiyle duraklamaları için işaretlerle belirlenmiş yerdir.
GARAJ: Araçların genellikle uzun süre durmaları için kullanılan bakım ve servisinin de yapılabileceği kapalı veya açık olan yerlerdir.
TERMİNAL: İnsan veya eşya taşımalarında araçların indirme, yükleme, boşaltma, aktarma yaptıkları ve ayrıca bilet satışı ile bekleme, haberleşme, şehir ulaşımı ve benzeri hizmetlerin de sağlandığı yerdir.
SERVİS İSTASYONU: Araçların bakım, onarım ve servislerin yapıldığı açık veya kapalı yerdir.
AKARYAKIT İSTASYONU: Araçların esas itibariyle akaryakıt, yağ, basınçlı hava, ve yedek malzeme ihtiyaçları ile ayrıca, kişilerin ilk yardım ihtiyaçlarının da sağlandığı yerdir.
MUAYENE İSTASYONU: Araçların niteliklerini tespit ve kontrol edebilecek cihaz ve personel bulunan ve teknik kontrolü yapılan yerdir.
ARAÇ TARTI İSTASYONU: Araçların yüklü veya yüksüz olarak sabit veya taşınabilir cihazlarla tartıldığı yerdir.
OTOMOBİL: Yapısı itibariyle, sürücüsü dahil en çok 9 oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu taşıttır.
TAKSİ: Yapısı itibariyle sürücüsü dahil en çok 8 oturma yeri olan, insan taşımak için imal edilmiş bulunan ve taksimetre veya tarife ile yolcu taşıyan ticari motorlu araçtır.
TAKSİ DOLMUŞ: Yapısı itibariyle sürücüsü dahil en çok 8 oturma yeri olanve insan taşımak için imal edilmiş bulunan, adam başına tarifeli ücretle yolcu taşıyan ticari motorlu araçtır.
OTOBÜS: Yolcu taşımacılığında kullanılan, sürücüsü dahil 9'dan fazla oturma yeri olan motorlu taşıttır. Troleybüsler de bu sınıfa dahildir. Sürücüsü dahil oturma yeri 17'yi aşmayan otobüslere minibüs denir.
KAMYONET: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3500 Kg.'ı geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır. Sürücü ve yanındaki oturma yerleri dışında başka oturma yeri de bulunabilen, sürücü bölümü gövde ile birleşik kamyonetlere panelvan denir.
KAMYON: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3500 Kg.'dan fazla olan ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır.
ÇEKİCİ: Römork ve yarı römorkları çekmek için imal edilmiş olan yük taşımayan motorlu taşıttır.
ARAZİ TAŞITI: Karayollarında yolcu veya yük taşıyabilecek şekilde imal edilmiş olmakla beraber, bütün tekerlekleri motordan güç alan veya alabilen motorlu taşıttır.
MOTOSİKLET: Azami tasarım hızı saatte 45 km/saatten ve/veya silindir kapasitesi 50 santimetreküpten fazla olan sepetli veya sepetsiz iki veya üç tekerlekli motorlu taşıtlar ve net motor gücü 15 kilovatı, net ağırlığı 400 kilogramı, yük taşımacılığında kullanılanlar için ise net ağırlığı 550 kilogramı aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır. Elektrik ile çalışanların net ağırlıklarının hesaplanmasında batarya ağırlıkları dikkate aşınmaz. Bunlardan karoseri yük taşıyabilecek şekilde sandıklı veya özel biçimde yapılmış olan ve yolcu taşımalarında kullanılmayan üç tekerlekli motosikletlere yük motosikleti (triportör) denir.
MOTORLU BİSİKLET (MOPED): Azami hızı saatte 45 kilometreyi, içten yanmalı motorlu ise silindir hacmi 50 santimetreküpü, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 kilovatı geçmeyen iki veya üç tekerlekli taşıtlar ile aynı özelliklere sahip net ağırlığı 350 kilogramı aşmayan dört tekerlekli motorlu taşıtlardır. Elektrik ile çalışanların net ağırlıklarının hesaplanmasında batarya ağırlıkları dikkate alınmaz.
BİSİKLET: Üzerinde bulunan insanın adele gücü ile pedal veya el ile tekerleği döndürülmek suretiyle hareket eden motorsuz taşıtlardır. Azami sürekli yanma gücü 0.25 KW'ı geçmeyen, hızlandıkça gücü düşen ve hızı en fazla 25 Km/saate ulaştıktan sonra veya pedal çevrilmeye ara verildikten hemen sonra gücü tamamen kesilen elektrikli bisikletler de bu sınıfa girer.
LASTİK TEKERLEKLİ TRAKTÖR: Belirli şartlarda römork ve yarı römork çekebilen, ancak ticari amaçla taşımada kullanılmayan tarım aracıdır.
İŞ MAKİNELERİ: Yol inşaat makineleri ile benzeri tarım, sanayi, bayındırlık, milli savunma ile çeşitli kuruluşların iş ve hizmetlerinde kullanılan, iş amacına göre üzerine çeşitli ekipmanlar monte edilmiş, karayolunda insan, hayvan, yük taşımasında kullanılmayan motorlu araçlardır.
TRAMVAY: Genellikle yerleşim birimleri içerisinde insan taşımasında kullanılan, karayolunda tekerlekleri raylar üzerinde hareket eden ve hareket gücünü dışarıdan sağlayan araçtır.
ÖZEL AMAÇLI TAŞIT: Özel amaçla insan veya eşya taşımak için imal edilmiş olan ve itfaiye, cankurtaran, cenaze, radyo, sinema, televizyon, kütüphane, araştırma araçları ile bozuk veya hasara uğramış taşıt ve araçları çekmek veya taşımak, kaldırmak gibi özel işlerde kullanılan motorlu araçtır.
OKUL TAŞITI: Genel olarak okul öncesi, ilköğretim ve orta dereceli okulların öğrencileri ile sadece gözetici ve hizmetlilerin taşınmalarında kullanılan taşıttır.
KAMU HİZMETİ TAŞITI: Kamu hizmeti için yük veya yolcu taşıması yapan bütün taşıtlardır.
PERSONEL SERVİS TAŞITI: Herhangi bir kamu ve kuruluşu veya özel veya tüzel kişilerin personelini bir akit karşılığı taşıyan şahıs veya şirketlere ait minibüs ve otobüs türündeki ticari araçlardır. Kamu kurum ve kuruluşları ile özel ve tüzel kişilere ait araçların kendi personelini veya yolcusunu taşıma işi bu tanımın kapsamına girmez.
UMUM SERVİS ARACI: Okul taşıtları ile personel servis araçlarının birlikte değerlendirilmesidir.
KAMP TAŞITI: Yük taşımasında kullanılmayan, iç dizayn tatil yapmaya uygun teçhizatlarla donatılmış, hizmet edebileceği kadar yolcu taşıyabilen motorlu taşıttır.
RÖMORK: Motorlu araçla çekilen insan veya yük taşımak için imal edilmiş motorsuz taşıttır.
YARI RÖMORK: Bir kısmı motorlu taşıt veya araç üzerine oturan, taşıdığı yükün ve kendi ağırlığının bir kısmı motorlu araç tarafından taşınan römorktur.
HAFİF RÖMORK: Azami yüklü ağırlığı 750 kg.'ı geçmeyen römork veya yarı römorktur.
TAŞIT KATARI: Karayolunda bir birim olarak seyretmek üzere birbirine bağlanmış en çok 2 römorktan oluşan araçlardır.
TAŞIMA SINIRI (KAPASİTE): Bir aracın güvenle taşıyabileceği en çok yük ağırlığı veya yolcu ve hizmetli sayısıdır.
GABARİ: Araçların, yüklü veya yüksüz olarak karayolunda güvenli seyirlerini temin amacı ile uzunluk genişlik ve yüksekliklerini belirleyen ölçüdür.
AZAMİ AĞIRLIK: Taşıtın güvenle taşıyabileceği azami yükle birlikte ağırlığıdır.
YÜKSÜZ AĞIRLIK: Üzerinde insan veya eşya (yük- bulunmayan ve akaryakıt deposu dolu olan bir aracın taşınması zorunlu alet, edevat ve donatımı ile birlikte toplam ağırlığıdır.
YÜKLÜ AĞIRLIK: Bir taşıtın yüksüz ağırlığı ile taşımakta olduğu sürücü, hizmetli, yolcu ve eşyanın ağırlığıdır.
DİNGİL AĞIRLIĞI: Araçlarda aynı dingile bağlı tekerleklerden, karayolu yapısına aktarılan ağırlıktır.
AZAMİ DİNGİL AĞIRLIĞI: Araçların karayolu yapılarından güvenle ve yapıya zarar vermeden geçebilmeleri için saptanan toplam ağırlıktır.
HIZ SINIRLAYICI: Belirtilen değere göre araç hızını sınırlamak için öncelikli işlevi motora yakıt beslemelerini kumanda etmek olan bir cihazdır.
ÖZEL GÜVENLİK BÖLMELİ TAKSİ: Müşterilerin araç sürücüsü ile iletişim ve teması, zırhlı ara bölme ile engellenmiş, taksimetre veya tarife ile yolcu taşıyan M1 sınıfındaki ticari motorlu araçtır.
OGS: Bu logo Otomatik Geçiş Sistemi uygulayan gişeyi gösterir.
ARAÇ SINIFLARI
L Sınıfı – İki, üç veya dört tekerlekli motorlu araçlardır.
L1 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i, içten yanmalı motorlu ise silindir kapasitesi 50 cm3'ü, elektrikmotorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 KW'ı geçmeyen iki tekerlekli araçtır.
L2 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i, kıvılcım ateşlemeli motor ise silindir kapasitesi 50 cm3'ü, içten yanmalı motorlu ise azami net gücü 4 KW'ı, elektrik motorlu ise azami sürekli nominal güç çıkışı 4 KW'ı geçmeyen üç tekerlekli araçtır.
L3 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i ve içten yanmalı motorlu ise silindir kapasitesi 50 cm3'ü geçen yolcu sepetsiz iki tekerlekli araçtır.
L4 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i geçen yolcu sepetli iki tekerlekli araçtır.
L5 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i geçen, simetrik olarak yerleştirilmiş üç tekerlekli araçtır.
L6 Sınıfı: Azami hızı 45 km/s’i, geçmeyen dört tekerlekli araçtır.
L7 Sınıfı: yüksüz ağırlığı 0.4 tonu (yük taşıma amaçlı araçlarda 0.55 ton), geçmeyen ve L6 sınıfına girmeyen dört tekerlekli araçtır.
M Sınıfı – En az dört tekerlekli ve yolcu taşımasında kullanılan motorlu araçlardır.
M1 Sınıfı: Yolcu taşımasında kullanılan ve sürücü dâhil en fazla 9 oturma yeri olan motorlu araçtır.
M2 Sınıfı: Yolcu taşımasında kullanılan, sürücü dâhil 9’dan fazla oturma yeri olan ve azami ağırlığı 5 tonu aşmayan motorlu araçtır.
M3 Sınıfı: Yolcu taşımasında kullanılan, sürücü dâhil 9’dan fazla oturma yeri olan ve azami ağırlığı 5 tonu aşan motorlu araçtır.
N Sınıfı – En az dört tekerlekli ve yük taşımasında kullanılan motorlu araçlardır.
N1 Sınıfı: Yük taşımasında kullanılan ve azami ağırlığı 3.5 tonu aşmayan motorlu araçtır.
N2 Sınıfı: Yük taşımasında kullanılan ve azami ağırlığı 3.5 tonu aşan, ancak 12 tonu aşmayan motorlu araçtır.
N3 Sınıfı: Yük taşımasında kullanılan ve azami ağırlığı 12 tonu aşan motorlu araçtır.
O Sınıfı – Bir motorlu araç tarafından çekilen römork veya yarı römork motorsuz yük taşıma araçlarıdır.
O1 Sınıfı: Azami ağırlığı 0.75 tonu aşmayan motorsuz yük taşıma aracıdır.
O2 Sınıfı: Azami ağırlığı 0.75 tonu aşan, ancak 3.5 tonu aşmayan motorsuz yük taşıma aracıdır.
O3 Sınıfı: Azami ağırlığı 3.5 tonu aşan, ancak 10 tonu aşmayan motorsuz yük taşıma aracıdır.
O4 Sınıfı: Azami ağırlığı 10 tonu aşan motorsuz yük taşıma aracıdır.
Özel Amaçlı Taşıt: Yolcu veya yük taşımak üzere özel bir işlevi yerine getirmek için kullanılan (bunun için özel gövde düzenekleri ve/veya ekipmanları gereklidir) M, N veya O Sınıfı motorlu araçtır.
Motor Karavan: En az aşağıdaki ekipmanları kapsayan, yatacak yeri olan bir özel maksatlı M sınıfı araçtır.
KARAYOLU YAPISI VE TRAFİK İŞARETLERİNİN KORUNMASI
Karayolu yapısı üzerine, trafiği güçleştirecek, tehlikeye sokacak veya engel yaratacak, trafik işaretlerinin görülmelerini engelleyecek veya güçleştirecek şekilde bir şey koymak, atmak, dökmek, bırakmak ve benzeri hareketlerde bulunmak,
Karayolu yapısını, trafik işaretlerini karayoluna ait diğer yapı ve güvenlik tesislerini, üzerlerine yazı yazarak, çizerek veya başka şekillerde bozmak, yerlerini değiştirmek veya ortadan kaldırmak, yasaktır.
Meydana gelen tehlike ve engeller, ilgili kuruluşlar ve zabıtaca ortadan kaldırır, bozukluk ve eksiklikler yolun yapım ve bakımından sorumlu kuruluşlarca derhal giderilir, zarar karşılıkları ve masrafları sorumlulara ödetilir. Uymayanlara para cezası verilir.
TRAFİK İŞARETLERİ
1) Trafik Görevlisinin İşaretleri
2) Sesli Işıklı Trafik İşaretleri
- Kırmızı Işık
"Dur" anlamındadır. Aksini gösteren bir işaret yoksa hiçbir yöne hareket edilmez.
- Kırmızı-Sarı Işık
"Hzaır ol" anlamındadır. Yol trafiğe açılmak üzeredir, harekete hazırlanılır.
- Yeşil Işık
"Geç" anlamındadır. Yol trafiğe açıktır, aksine bir işaret yoksa ve gidilecek yön açık ise durmadan geçilir.
- Sarı Işık
"Durmaya hazır ol" anlamındadır. Yol trafiğe kapanmak üzeredir, emniyetle duramayacak kadar yaklaşmış olan araçlar geçebilir, diğer araçlar durmak zorundadır.
- Fasılalı Yanıp Sönen Sarı Işık
Uyarı anlamındadır. Bu yerin yavaş ve dikkatli geçilmesini bildirir.
- Fasılalı Yanıp Sönen Kırmızı Işık
Mutlak duruş yapılmasını ve gidilecek yolun açık ve müsait olduğu görüldükten sonra yeniden hareket edilmesini bildirir.
- Işıklı Oklar
Dönüşleri düzenler. Ok yönünde dönüş yapacak olan sürücülerin ışıklı okun yeşil yanmasını beklemelerini bildirir.
3) Trafik İşaret Levhaları
- Kesik Kesik Yol Çizgisi
Kurallara uymak şartıyla öndeki araç geçilebilir, şerit değiştirilebilir.
- Devamlı Yol Çizgisi
Bu çizgi boyunca hiçbir sebeble öndeki araç geçilemez, şerit değiştirilemez.
- Kesik ve Devamlı Yol Çizgisi
Sadece bir yönde geçme yasağı getirmiştir. Bu çizgi boyunca araca yakın olan çizginin anlamına göre hareket edilir.
- Yan Yana İki Devamlı Yol Çizgisi
Bu çizgi taşıt yolunu bölünmüş yol durumuna getirmişter, ayrıca refüj anlamındadır. Hiçbir sebeple çizgilerin soluna geçilmez.
- Park Yeri Çizgileri
Araçların duracakları yerleri belirlemek amacıyla park yerlerine çizilen çizgilerdir.
- Yaya Geçidi Çizgileri
Yayaların karşıdan karşıya güvenle geçmelerini sağlamak amacıyla taşıt yolu üzerine çizilen çizgilerdir.
- Yön Okları
Özellikle kavşak yaklaşımlarında gidilecek veya dönülecek yöne göre zamanında uygun şeride girilmesini gösteren çizgilerdir.
- Azami Hız Sınırı
Taşıtyolu üzerine yazılan sayılar bu yol kesimindeki azami hızı gösterir.
- Sarı Renkli Çizgiler
Beyaz renkli yol çizgileri ile aynı anlamları taşır fakat öncelikli olarak çizgilere uyulması gerektiğine dikkat çeker.
- Park Yasağı Çizgileri
Park etmenin yasaklandığı kesimlerde bordür taşlarına veya kaplama üzerine çizilen çizgilerdir.
5) Diğer İşaretleme Elemanları
Kenar taşları, oto korkulukları, bordür taşları vb. gibi elemanlardır. Düz yol kesimlerinde kenar taşları arasında 50 m. mesafe vardır.
- Kar Direkleri
- Yer Butonları
- Oto Korkuluklar
KARAYOLUNDA ARAÇ SÜRME YASAĞI
1- Uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayollarında araç srümeleri yasaktır. Uyuşturucu veya uyarıcı madde aldığı tespit edilen sürücülere para cezası verilir ve sürücü belgesi 5 yıl süreyle geri alınır. Bu kişiler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanunu hükümleri uygulanır. Uyuşturucu veya uyarıcı madde alması nedeniyle sürücü belgesi geri alınanların ayrıca sürücü olmasında sakınca bulunmadığına dair resmi sağlık kurumlarından alınmış sağlık kurulu raporunun ibraz edilmesi şarttır.
2- Yapılan tespit sonucunda 0,50 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücülere para cezası verilir ve sürücü belgesi 6 ay süreyle geri alınır. Hususi otomobil dışındaki araçları alkollü olarak kullanan sürücüler bakımından promil alt sınırı 0,21 olarak uygulanır.
Alkollü olarak araç kullanma nedeniyle sürücü belgesi geri alınan kişiye, son ihlalinin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru 5 yıl içinde; ikinci defasında para cezası verilir ve sürücü belgeleri 2 yıl süreyle, üç veya üçten fazlasında ise para cezası ile birlikte sürücü belgeleri her seferinde 5'er yıl süreyle geri alınır.
Hususi otomobil sürücüleri bakımından 0,50 promilin, diğer araç sürücüleri bakımından 0,20 promilin üzerinde alkollü olan sürücülerin trafik kazasına sebebiyet vermesi halinde, ayrıca Türk Ceza Kanunu'nun ilgili hükümleri uygulanır.
Alkollü olarak araç kullanması nedeniyle son ihlalin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru 5 yıl içinde sürücü belgeleri ikinci defa geri alınan sürücüler, sürücü davranışlarını geliştirme eğitimine; üç veya üçten fazla geris alınan sürücüler ise psiko-teknik değerlendirmeye ve psikiyatri uzmanının muayenesine tabi olurlar.
Kişinin yaralanmalı veya ölümlü ya da kollukça müdahil olunan maddi hasarlı trafik kazasına karışması halinde, muayeneye tabi tutulması zorunludur. Teknik cihaz ile yapılan ölçüme itiraz eden veya bu cihaz ile ölçüm yapılmasına müsaade etmeyen bu sürücüler, en yakın adli tıp kurumuna veya adli tabipliğe veya Sağlık bakanlığı'na bağlı sağlık kuruluşlarına götürülerek uyuşturucu veya uyarıcı madde ya da alkol tespitinde kullanılmak üzere vücutlarından kan, tükürük veya idrar gibi örnekler alınır.
Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılıp kullanılmadığı ya da alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla kollukça teknik cihazlar kullanılmasını kabul etmeyen sürücülere para cezası kesilir ve sürücü belgesi 2 yıl süreyle geri alınır.
3- Sürücü belgesi olmayanların veya sürmeye yetkili oldukları araçlar dışındaki araçları karayolunda sürmeleri yasaktır. Geçerli sürücü belgesi olmadan trafiğe çıkanlara para cezası ile birlikte ilk tespitte 1-2 ay, tekrarı halinde 2-3 ay hapis cezası verilir. 18 yaşındaki küçükler için bu ceza, aynı sürelerle çocuk ıslah evlerinde ıslah edilmek suretiyle yerine getirilir.
4- Ticari amaçla yük ve yolcu taşıyan motorlu araç sürücülerinin veya bir yarar karşılığında sürücülük yapanların 24 saatlik herhangi bir süre içinde; toplam olarak 9 saatten ve devamlı olarak 4,5 saatten fazla araç sürmeleri yasaktır. 4,5 saatlik devamlı araç sürmeden sonra en az 45 dakika dinlenmek zorundadır. Bu dinlenmeyi 4,5 saatlik araç kullanma süreleri içinde 15 er dakikalık molalar şeklinde kullanabilir.
Otobüs, kamyon ve çekici araçlarında çalışma, sürme, dinlenme sürelerinin tespiti takograf cihazı ile yapılır.
Sürücü ve yolcular toplu taşıma araçlarında sigara içemez.
KARAYOLUNUN KULLANILMASI KURALLARI
Aksine bir işaret bulunmadıkça bütün sürücüler araçlarını;
1- Gidiş yönüne göre yolun en sağından sürmek,
2- Çok şeritli yollarda, yol ve trafik durumuna göre hızının gerektirdiği şeritten sürmek,
3- Şerit değiştirmeden önce, gireceği şeritteki araçların emniyetle geçmesini beklemek,
4- Trafiği aksatacak ve ya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemek,
5- Gidişe ayrılan şeritlerden en soldakini sürekli olarak işgal etmemek,
6- İki yönlü dört veya daha çok şeritli yollarda, aksine bir işaret bulunmadıkça motosiklet, otomobil, minibüs, kamyonet ve otobüs dışındaki araçları sürenler, geçme ve dönme dışında, en sağ şeritten sürmek zorundadırlar.
Sürücülerin;
7- Geçme, dönme, duraklama ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri,
8- İki şeridi birden kullanmaları,
9- Kavşaklara yaklaşırken yerleşim yerleri dışında 150 m, yerleşim yerleri içinde30 m mesafe içinde ve kavşaklarda şerit değiştirmeleri,
10- İşaret vermeden şerit değiştirmeleri,
11- Bölünmüş yollarda, karşı yönden gelen trafik için ayrılmış yol bölümüne girmeleri,
12- Dört veya daha fazla şeritli ve iki yönlü yollarda, karşı yönden gelen trafik için ayrılan yol kısmına girmeleri,
13- İki yönlü ve üç şeritli yollarda en sol şeride girmeleri,
14- Araçların cinsine ve hızına uygun olmayan şeritten gitmeleri YASAKTIR.
HIZ KURALLARI
Sürücüler, hızlarını;
1- Kullandıkları aracın cinsine,
2- Yük durumuna,
3- Yol durumuna,
4- Hava ve görüş durumuna,
5- Trafik durumuna, göre ayarlamak zorundadırlar.
İçişleri Bakanlığı, yerleşim yeri dışındaki şehirlerarası iki yönlü karayolları ve bölünmüş yollarda ve otoyollarda otomobiller için hız sınırını 20 km/s'e kadar arttırabilir.
İl ve ilçe trafik komisyonları, belediye sınırları içindeki karayollarında otomobiller için hız sınırını 20 km/s'e kadar arttırabilir.
Zorunlu haller dışında şehirlerarası karayolunu kullanan motorlu araçlarda, araç cinsi gözetilmeksizin asgari hız sınırı 15 km/s., otoyollarda ise 40 km/s.'tir.
Araçlara römork veya yarı römork takıldığında azami hızsınırından saatte 10 km. düşülmesi gerekir.
Tehlikeli madde taşımaya mahsus olup, boş olarak trafiğe çıkarılan araçlar, kendi sınıflarına giren araçlara ait hızla sürebilirler. Servis (ayak) freni bozuk araçları çeken araçlar, saatte 15 km.'den fazla hızla sürülemezler.
Sürücüler:
1- Kavşaklarla yaklaşırken,
2- Dönemeçlere girerken,
3- Tepe üstlerine yaklaşırken,
4- Yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken,
5- Devamlı dönemeçli yollarda ilerlerken,
6- Demiryolu geçitlerine yaklaşırken,
7- Tünellere yaklaşırken,
8- Dar köprü ve menfezlere yaklaşırken,
9- Yapım, bakım ve onarım çalışmaları yapılan yol kesimlerine yaklaşırken hızlarını azaltmak zorundadırlar.
Aksine bir karar veya işaret yok ise, azami hız sınırı %10' a kadar aşılabilir. Öndeki aracı geçme sırasında geçme şartlarının mecbur kılması nedeniyle hız sınırı aşılabilir, bir suç oluşturmaz.
Hız sınırlarını %10 ile %30 arasında aşan sürücülere hafif para cezası ve 5 ceza puanı verilir. %30'dan fazla aşan sürücülere hafif para cezası ile 15 ceza puanı verilir.
Hız sınırlarını % 30'dan fazla aşan sürücülerden, suçun işlendiği tarihten geriye doğru 1 yıl içerisinde aynı kuralı 5 defa ihlal ettiği tespit edilenlerin sürücü belgeleri 1 yıl süre ile geri alınır. Bu süre sonunda psiko-teknik değerlendirmeden ve psikiyatri uzmanının muayenesinden geçilerek sürücü belgesi almasına mani olmadığı anlaşılanların belgeleri iade edilir.
Hız sınırlarının aşılıp aşılmadığını, tespit etmekte kullanılan cihazların yerini tespit veya sürücüleri ikaz edici her türlü cihazları bulunduranlar hafif para cezası ve 4 aydan 6 aya kadar hafif hapis cezası ile bu cihazları imal veya ithal edenler hafif para cezası ve 6 aydan 8 aya kadar hafif hapis cezası ile cezalandırılırlar, cihazlarına el konulur.
Azami ağırlığı 12 tonu geçen kamyon ve çekiciler ile azami ağırlığı 10 tonu geçen otobüslerde hız sınırlayıcı cihaz bulundurulması ve kullanılması zorunludur.
TAKİP MESAFESİ
Sürücüler, önlerinde giden araçları, kendi araçlarının km. cinsinden saatteki hızının en az yarısı kadar metre mesafesinden takip etmek zorundadırlar. Örneğin 90 km./s hızla giden bir aracın öndeki aracı takip mesafesi 45m.’dir.
Takip mesafesi aynı zamanda, takip eden aracın 2 saniyede kat edeceği yol uzunluğu kadardır. Bu sürenin tespitinde, 88-89 yöntemi kullanılır. (Bu sayılar aralıksız söylendiğinde aradan iki saniye geçmektedir.)
Hava yağmurlu, yol ıslak ve çamurluysa takip mesafesi güvenlik nedeniyle biraz daha fazla bırakılmalıdır.
Kol ve grup halinde araç kullananlar, araçları arasında diğer araçların güvenle gidebilecekleri açıklıklar bulundurmak zorundadırlar. Bu açıklıkların ölçüsü takip mesafesinden az olamaz.
Tehlikeli madde taşıyan araç sürücüleri, yerleşim yerleri dışında diğer araçları 50 m. den daha yakın takip edemezler.
ÖNDEKİ ARACI GEÇME
1- Geçmenin trafik işareti ile yasaklandığı yerler,
2- Görüş yetersizliği olan tepe üstlerine, dönemeçlere yaklaşırken,
3- Yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken,
4- Kavşaklarda ve buralara yaklaşırken,
5- Demiryolu geçitlerinde ve buralara yaklaşırken,
6- İki yönlü iki şeritli köprü ve tünellerde
Öndeki aracı geçmek yasaktır.
Öndeki aracı geçecek sürücülerin;
1- Arkadan gelen bir başka sürücünün kendisini geçmeye başlamamış olmasına,
2- Geçilecek olan aracın bir başka aracı geçip geçmediğine,
3- Geçme için kullanılacak şeridin yeteri kadar ilerisinin görüşe açık ve boş olmasına,
4- Geçişin, geçilen araç için büyük bir güçlük doğurmamasına,
5- Araçların hız farkları ve uzunlukları itibariyle geçiş için yeterli mesafenin bulunup bulunmadığına, dikkat etmeleri zorunludur.
1- Geçme, geçilecek aracın solundaki şeritten yapılır.
2- Sol dönüş işareti verilir, geçilecek araç sürücüsü gündüz korna ile, gece selektör ile uyarılır.
3- Geçilecek araca takip mesafesi kadar mesafe önce sol şeride geçilir.
4- Geçilen araç, geriyi görme aynasından görülünceye kadar geçiş şeridinde gidilir.
5- Sağ dönüş işareti verildikten sonra sağ şeride girilerek geçiş tamamlanır.
Ancak;
1- Sola dönüş yapmak için yolun soluna yanaşan aracın,
2- Yolu ortasından giden tramvayların,
3- Görev gereği yolun sonunda duran geçiş üstünlüğüne sahip araçların, sağından geçilebilir. Gidişe ayrılmış yol bölümlerinde, şerit değiştirmemek şartı ile bir şeritteki taşıtların diğer şeritteki taşıtlardan hızlı gitmesi geçme sayılmaz.
ARKADAKİ ARACA YOL VERME
Geçilen araç sürücüsü, kendisini geçmek isteyen araçların işaretini alınca:
1- İki yönlü, iki şeritli yollarda taşıt yolunun sağ kenarına yakın gitmek,
2- Dörtten fazla şeritli ve bölünmüş yollarda bulunduğu şeridi izlemek,
3- Hızını artırmamak,
4- Dar taşıt yollarında, trafiğin yoğun olduğu karayollarında yavaş gitmek sebebiyle kendilerini geçmek isteyen araçlara geçme kolaylığı sağlamak, gerekirse yavaşlamak veya durmak zorundadır.
Sürücülerin arkadaki araca dönüş ışıklarıyla geç işareti vermeleri yasaktır.
Geçilen araç sürücülerinin, kendilerini geçmek isteyen sürücülere karşı yol vermemeleri, hız arttırmaları ve sola dönüşe geçmeleri yasaktır.
ARAÇLARIN MANEVRALARI (DÖNÜŞLER)
- Sağa Dönüş
a- Dönüş işareti verilir.
b- Sağ şeride veya işaretle dönüş izni verilen şeride girilir.
c- Hız azaltılır.
d- Dar bir kavisle dönülür.
e- Dönüş sırasında ilk geçiş hakkı, karşıya geçen yayalara, varsa bisiklet yolundaki bisikletlilere verilir.
- Sola Dönüş
a- Dönüş işareti verilir.
b- Yolun gidişe ayrılan kısmının soluna yanaşılır.
c- Hız azaltılır.
d- Dönüşe başlamadan önce sağdan ve karşıdan gelen taşıtlara ilk geçiş hakkı verilir.
e- Geniş kavisle dönülür.
f- Dönüş sırasında ilk geçiş hakkı, karşıya geçen yayalara varsa bisiklet yolundaki bisikletlilere verilir.
g- Girilen yol çok şeritli ise, en sağ şerit dışında uygun bir şeride girilir.
- Dönel Kavşaklarda Dönüş
a- Dönüş işareti verilir.
b- Hız azaltılır.
c- Sol veya geriye dönülecekse, orta adaya yakın şeritten kavşağa girilir.
d- Sağa dönülecekse orta adaya uzak şeritten kavşağa girilir.
e- Girilecek yola yaklaşıldığında sağa dönüş işaretiyle birlikte sağa yaklaşarak dönel kavşaktan çıkılır.
f- Dönel kavşakta geriye dönülecekse, girilecek yola yaklaşıncaya kadar bulunulan şerit muhafaza edilir.
- Geri Gitme ve Geri Dönüşler
Sürücülerin:
a- Bağlantı yolları, oto yollar ve tek yönlü yollarda (duraklama ve park manevrası dışında), dar taşıt yollarında geri gitme ve geri dönmeleri,
b- Manevra dışında geriye giderken şerit değiştirmeleri,
c- Trafiği yoğun olan yollarda geriye dönmeleri yasaktır.
Dönüş sırasında araç sürücüleri, yaya ve bisikletliler için yeşil ışık yanmakta iken, yaya ve bisiklet yolundan geçen yoksa veya yayalar uzakta iseler, ilk geçiş hakkını engellememek şartıyla dönüşlerine devam edebilirler.
Dönüşlerde, gidilen ve durulan şeridi değiştirmelerde sürücülerin niyetlerini önceden ve uygun bir zamanda ve mesafede, dönüş işareti vererek belirtmeleri, işaretlerini manevra süresince sürdürmeleri mecburidir. İşaret verildiği anda aniden şerit değiştirmek yasaktır.
Kamyon, otobüs, çekici, römork ve yarı römork takılı bir aracın geri manevrası sürücünün görüşüne açık alanda emniyetle yapılmıyor ise sürücü, aracın arkasında bir gözcü bulundurmak zorundadır.
Kamu hizmeti yolcu taşıtlarının duraklara giriş ve çıkışlarını kolaylaştırmak üzere gerekli hallerde ilerleyen ve bulundukları yerden çıkacak veya şerit değiştirecek olan araç sürücüleri, manevralarını değiştirmek zorundadırlar.
KAVŞAKLARDA İLK GEÇİŞ HAKKI KURALLARI
Kavşağa yaklaşan sürücüler, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkân vermek zorundadırlar.
Trafik zabıtası veya trafik işaret levhası veya ışıklı işaret cihazları bulunmayan kavşaklarda;
1- Bütün sürücüler, geçiş üstünlüğüne sahip olan araçlara,
2- Doğru geçmekte olan tramvaylara,
3- Doğru geçen tramvay hattı bulunan karayoluna çıkan sürücüler, bu yoldan geçen araçlara,
4- Bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan gelen araçlara,
5- Tali yoldan anayola çıkan sürücüler anayoldan gelen araçlara,
6- Dönel kavşağa gelen sürücüler dönel kavşak içindeki araçlara,
7- Bir iz veya mülkten (geçiş yolundan) karayoluna çıkan sürücüler karayolundan gelen araçlara,
8- Dönüş yapan sürücüler, doğru geçmekte olan araçlara,
Kavşak kollarının trafik yoğunluğu bakımından farklı olduğu işaretlerle belirtilmemiş ise;
9- Motorsuz araç sürücüleri, motorlu araçlara,
10- Lastik tekerlekli traktör ve iş makinesi sürücüleri, diğer motorlu araçlara,
11- Motorlu araçlardan soldaki, sağdan gelen araca,
Kavşağa gelen sürücüler, kavşak giriş ve çıkışlarında kurallara uygun olarak karşıya geçen yayalara, geçiş hakkını vermek zorundadırlar.
Işıklı trafik işaretleri izin verse bile trafik akımı, kendisini kavşak içinde durmaya zorlayacak veya diğer doğrultudaki trafiğin geçişine engel olacak ise, sürücünün kavşağa girmeleri yasaktır.
Sürücünün kavşakta gereksiz olarak yavaşlamaları, durmaları, araçtan inmeleri veya araçlarının motorlarını durdurmaları yasaktır.
GEÇİŞ ÜSTÜNLÜĞÜ
Görev sırasında belirli araç sürücülerinin, can ve mal güvenliğin tehlikeye sokmamak şartıyla trafik kısıtlama veya yasaklarına bağlı olmalarına geçiş üstünlüğü denir.
Geçiş Üstünlüğüne Sahip Araçlar:
1-Yaralı ve acil hastaların taşınması ve bunlara ilk ve acil yardım yapılması için kullanılan cankurtaran ve özel amaçlı taşıtlarla, yaralı ve acil hasta taşıyan diğer araçlar, (Mavi-kımızı veya mavi tepe lambası)
2- İtfaiye araçları ile benzeri acil müdahale araçları, (kırmızı tepe lambası)
3- Sanık veya suçluları takip eden veya genel güvenlik ve asayiş için olay yerine giden zabıta araçları, (Mavi-kımızı veya mavi tepe lambası)
4- Trafik güvenliğini koruma veya trafik kazasına el koyma amacı ile olay veya kaza yerine giden trafik hizmetlerine ait araçlar, (Mavi-kımızı veya mavi tepe lambası)
5- Yolun yapım ve bakımından sorumlu kuruluşa ait kar ve buz mücadelesi çalışmalarında görevli araçlar, (Mavi tepe lambası)
6- Sadece alarm sırasında olmak üzere sivil savunma hizmetlerine ait araçlar, (Kırmızı tepe lambası)
7- Hizmetin devamı süresince koruma araçları ile korunan araçlar. (Mavi tepe lambası)
Bu araçlar bir birbirleriyle karşılaşmalarında, geçiş üstünlüğü hakkı ile kavşaklarda ilk geçiş hakkını, yazılış sırasına göre kullanırlar.
Geçiş üstünlüğüne sahip bir aracın duyulur veya görülür işaretini alan araç sürücüleri, bu araçların kolayca ilerlemelerini sağlamak için taşıt yolu üzerinde yer açmak, gerekiyorsa durmak ve bu araçlar tarafından tamamen geçilinceye kadar beklemek zorundadırlar. Bir kavşakta iken böyle bir işaret alan araç sürücüleri, derhal kavşağı boşaltmak ve gerekiyorsa emniyetli bir mesafe uzaklaştıktan sonra geçişi engellemeyecek şekilde durmak ve bu araçlar tamamen geçinceye kadar beklemek zorundadır.
Cankurtaran dışında, yaralı ve acil hasta taşıyan ve geçiş üstünlüğüne sahip oldukları ayrım işaretiyle belirlenmemiş olan araçlar geçiş üstünlüğü hakkını, gereksiz olmamak şartı ile kendilerine taşıt yolu üzerinde yer açılmasını sağlamak üzere yeterli şekilde ses cihazlarını ve ışık işaretlerini kullanarak, gerektiğinde el ve kol işareti yaparak, karayolunu kullananları uyarmak suretiyle kullanırlar.
Karayolu yapısı ile kentsel yapının yapım, onarım, bakım ve işletilmesi ve karayolunun temizlenmesinde kullanılan araçlar, kurtarıcı araçlar, ağırlık ve boyutları bakımından özel izinle karayoluna çıkan ve bunlara eskortluk eden araçların üstlerinde sarı renkli uyarı işareti bulunur. Bu işaret geçiş üstünlüğü hakkı vermez. Sarı renkli ışıklı uyarı işareti sadece bu araçların kendilerini belli etmeleri, tehlikesizce sürülmeleri ve karayolunu kullananların uyarılması amacı ile kullanılır.
GELEN TRAFİKLE KARŞILAŞMA HALİNDE GEÇİŞ KOLAYLIĞI SAĞLAMA KURALLARI
Araç sürücüleri;
a- İki yönlü trafiğin kullanıldığı yollarda; karşı yönden gelen araçların hareketini zorlaştıran bir durum varsa, geçişi kolaylaştırmak için yer ayırmak, aracını sağ kenara yanaştırmak, gerekli hallerde sağa yanaşıp durmak,
b- Tehlikeli eğimli yollarda karşılaşma hallerinde; çıkan araç için geçiş güç veya mümkün değilse, güvenli geçişi sağlamak üzere, inen araçlar, varsa önceden sığınma cebine girmek, sığınma cebi yoksa sağ tarafa yanaşıp durmak, çıkan araç için manevra imkanı bulunmadığının açıkça anlaşılması halinde de geri gitmek,
c) Taşıt yolunun dar olduğu yerlerde aksini gösteren bir trafik işareti yoksa
1- Motorsuz araçları sürenler motorlu araçlara,
2- Otomobil, minibüs, kamyonet, otobüs, kamyon, arazi taşıtı, LTT, iş makinelerini sürenler yazılış sırasına göre kendisinden önceliklere, geçiş hakkı vermek suretiyle geçiş kolaylığı sağlamak zorundadırlar.
DURMA-DURAKLAMA-PARK ETME KURALLARI
1) Durma
Araçların; görevli kişilerce, verilen dur emrinde, sesli, işaretli dur emrinde veya kırmızı ışıkta işaret levhalarına uyularak veya önündeki araçların durması ve arıza halleri gibi her türlü trafik mecburiyeti nedeni ile durdurulması halleri "Durma"dır.
Gereksiz olarak trafiği aksatacak, engelleyecek ve tehlikeye düşürecek şekilde araçların durdurulması yasaktır.
2) Duraklama
Durma halleri dışında yolcu indirip bindirmek, yük yüklemek veya boşaltmak veya beklemek amacı ile araçların kısa süreler içinde durdurulması "Duraklama" dır.
Duraklama, bekleme amacıyla yapılıyorsa, bunun süresi en çok 5 dakikadır. Bu sürenin geçirilmesi park etme sayılır.
- Duraklamada Alınacak Tedbirler
1- En uygun yerin seçilmesi,
2- Bulunulan şeritte en az yer işgal edilmesi,
3- Varsa banketten yararlanılması,
4- Duraklama amacı uzun süre beklemeyi gerektiriyor ise, park etmede alınacak önlemlerin alınması, gerekli hallerde park ışıklarının yakılması,
5- Diğer araçların geçişini ve yayaların yürümesini zorlaştırmayacak, yüklerin boşaltılması veya yüklenmesi sırasında başkalarına zarar vermeyecek, karayolu yapısını bozmayacak ve kirletmeyecek şekilde tedbirler alınması zorunludur.
- Duraklamanın Yasak Olduğu Yerler
Taşıt yolu üzerinde;
1-Duraklamanın yasaklandığının bir trafik işareti ile belirtilmiş olduğu yerlerde,
2-Sol şeritte (raylı sistemin bulunduğu yollar hariç)
3-Yaya ve okul geçitleri ile diğer geçitlerde,
4-Kavşaklar, tüneller, köprüler ve bağlantı yollarında ve buralara, yerleşim birimleri içinde 5 m. ve yerleşim birimleri dışında 100 m. mesafede,
5-Görüşün yeterli olmadığı tepe üstlerine yakın yerlerde ve dönemeçlerde,
6-Otobüs, tramvay ve taksi duraklarında (duraklamaya izin verilen taşıtın dışındakiler için),
7-Duraklayan veya park edilen araçların yol tarafındaki yanında,
8-İşaret levhalarına, yaklaşım yönünde ve park izni verilen yerler dışında, yerleşim birimi içinde 15 m. ve yerleşim birimi dışında 100 m. mesafede,
9-Zorunlu haller dışında yerleşim yerleri dışındaki karayollarında, taşıt yolu üzerinde, duraklamak yasaktır.
- İndirme-Bindirme Kuralları
3) Park Etme
Park etme araçların durma ve duraklama halleri dışında, genelde uzun süreli olarak bekletilmek üzere bırakılmasıdır. Aracın çalışır durumda olması veya içinde insan bulunması park etme amacını değiştirmez.
- Park Etmede Alınacak Tedbirler
1-Park edilen aracın el freninin çekilmesi,
2-Aracın motorunun durdurulması,
3-Eğimli yollarda inişte geri, yokuşta birince vitese takılması,
4-Tekerleklerin sağa çevrilmesi,
5-Eğimli yoldaki araç; kamyon, çekici veya otobüs ise, her iki arka tekerleğinin, ayrıca römorkların ve birden fazla ise, her bir römorkun arka tekerleklerinin inişte ön, çıkışta arka taraflarına niteliklere uygun takoz konulması,
6-Aracın terk edilmesi halinde; camların kapatılarak, kapıların kilitlenmesi zorunludur.
- Park Etmenin Yasak Olduğu Yerler ve Haller
1-Duraklamanın yasak olduğu yerlerde,
2-Park etmenin trafik işareti ile yasaklandığı yerlerde,
3-Geçiş yolları önünde ve üzerinde,
4-Belirlenmiş yangın musluklarına her iki yönden 5 m.'lik mesafe içinde,
5-Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının duraklarını belirtilen levhalara her iki yönden15 m.’lik mesafede,
6-Üç veya daha fazla şerit olan karayolunda ortadaki şeritte,
7-Üç veya daha fazla şeritli yollarda, aksine bir işaret bulunmadıkça gidiş yönüne ayrılmış en sağ şerit dışındaki şeritlerde,
8-Kurallara uygun olarak park etmiş araçların çıkışına engel olacak şekilde ve yerlerde,
9-Geçiş üstünlüğü olan araçların gidiş ve çıkışlarının yapıldığı yerleri belirten işaret levhalarına 15 m.’lik mesafe içinde,
10-Kamunun faydalandığı; herkesin araçları ile girip çıkabildiği park, bahçe, garaj, sinema vb. her çeşit tesisin, fabrika, atölye, iş hanı ve benzeri işyerlerinin, okul, hastane ve benzerlerinin giriş çıkış kapılarının her iki yönünden 5 m.’lik mesafe içinde,
11-Park için yer ayrılmamış veya trafik işaretleri ile belirlenmemiş alt ve üst geçitler ile köprüler üzerinde veya buralara 10 m.’lik mesafe içinde,
12-Belirli kişi, kurum ve kuruluşlara ait araçlara, trafik komisyonları kararları ile ayrılmış ve bir işaretle belirlenmiş bulunan park yerlerinde (izin verilen araçlar hariç)
13-Yayaların geçişine engel olmayacak şekilde ayrılmış, işaretlerle belirlenmiş ve il/ilçe trafik komisyonunca karara bağlanmış olmak şartıyla, geniş ve uygun durumdaki yaya yollarında bulunan park yerleri dışındaki yaya yollarında,
14-Zorunlu haller dışında yerleşim yerleri dışındaki karayollarında taşıt yolu üzerinde,
15-İşaret levhalarında gösterilen park etme süresi veya zamanı dışında,
16-Park etme için ayrılmış olan yerlerde belirlenmiş şekle aykırı olarak veya süre dışında,
17-Belirli süreler için ücret ödenerek park etme izni verilen ve bu amaçla özel cihaz (parkmetre) bulunduran yerlerde ücret ödemeden park etme veya süresi dışında park etmek yasaktır.
NOT: Yerleşim birimleri içindeki karayollarında bir trafik işareti ile izin verilmedikçe, duraklama ve arızalanma gibi zorunlu sebepler dışında kamyon, çekici, otobüs ve bunların römorkları ile birlikte, lastik tekerlekli traktörler ile her türlü iş makinelerinin park edilmesi yasaktır. Köy ve belde gibi küçük yerleşim birimleri bu hükmün dışındadır.
DURAKLANAN VE PARK EDİLEN YERDEN ÇIKIŞ
Araç sürücüleri durakladıkları veya park ettikleri yerden çıkarken:
1-Araçlarını ve araçlarının etrafını kontrol etmeleri,
2-Sakıncalı bir durum olmadığını gördükten sonra araçlarını çalıştırmaları,
3-Işıkla veya kolla, gerekli hallerde her ikisi ile aynı zamanda çıkış işareti vermeleri,
4-Görüş alanları dışında kalan yerler varsa veya araçları kamyon, çekici, otobüs veya römork takılı bir araç ise tehlikesizce hareket edebilmeleri ve uyarılmaları için bir gözcü bulundurmaları,
5-Yoldan geçen araçlara geçiş kolaylığı sağlayıp, güvenli durumun oluştuğuna emin olduktan sonra manevraya başlamaları ve manevra bitinceye kadar gerekli önlemleri devam ettirmeleri zorunludur.
NOT: Kamu hizmeti yolcu taşıtlarının duraklara giriş ve çıkışlarını kolaylaştırmak üzere, gerekli hallerde ilerleyen ve bulundukları yerden çıkacak veya şerit değiştirecek olan araç sürücüleri manevralarını geciktirmek zorundadırlar.
ARAÇLARIN KALDIRILMASI ESASLARI
Park edilmiş araçlar ile yukarıda sayılan yerler dışında kalan fakat belirgin şekilde trafik düzenini ve güvenliğini etkilediği görülen ve sahibi bulunmayan ve yasak yerde olmasa bile genel güvenlik bakımından tehlike yarattığı anlaşılan araçlar trafik zabıtasınca, trafik zabıtasının görev almadığı veya bulunmadığı yerlerde genel zabıta tarafından kaldırılır.
NOT: Yerleşim birimleri dışındaki karayollarında taşıt yolu üzerinde mecburi haller dışında ve gerekli önlemleri almadan park etmiş araçları yolun yapım ve bakımından sorumlu olan kuruluşlar da kaldırmaya yetkilidir.Yasak yerlere park edilmiş araçlar özel tertibatlı bir araçla (kurtarıcı veya çekici) çekilerek belli bir yerde muhafaza altına alınır.
Araç sahipleri araçlarının kaldırılıp götürülmesi sebebiyle yapılmış olan bütün masrafları ödemek zorundadırlar.
ARAÇLARIN IŞIKLARI
Araçlar geceleri veya sis, kar şiddetli yağmur ve yeterli derecede aydınlatılmamış tünel gibi görüşün yetersiz olduğu yer, zaman ve hallerde ışıklarını yakmak zorundadır.
- Uzağı Gösteren Işıklar
1- Yerleşim birimleri dışındaki karayollarında geceleri seyrederken,
2- Yeterince aydınlatılmamış tünellere girerken,
3- Benzeri yer ve hallerde,
Sürücüler, geceleri, yakın ilerisi görülmeyen kavşak,dönemeç ve tepe üstlerine yaklaşırken, yakın ve uzağı gösteren ışıkları ardı ardına ve sıra ile yakarak gelişlerini haber vermek zorundadır.
- Yakını Gösteren Işıklar
1- Karşılaşmalarda,
2- Aydınlatmanın yeterli olduğu yerlerde,
3- Öndeki aracı takip ederken,
4- Gece bir aracı geçerken yan yana gelinceye kadar,
5- Gündüz görüşü azaltan sisli, yağışlı ve benzeri havalarda kullanılır.
Kuyruk ışıklarının uzağı veya yakını gösteren ışıklar veya sis ışıkları ile birlikte kullanılması zorunludur.
Kısa farlar 25 m. uzun farlar 100 m. aydınlatacak şekilde ayarlı olacaktır.
- Işıkların Kullanılmasında Yasaklar
1- Sis ışıklarının; sisli,karlı ve sağanak yağmurlu havalar dışında ve diğer farlarla birlikte yakılması,
2- Dönüş ışıklarının “geç” anlamında kullanılması,
3- Karşılaşmalarda ışıkların söndürülmesi,
4- Öndeki aracı geçişlerde uyarı için çok kısa süre dışında uzağı gösteren ışıkların yakılması,
5- Yönetmelikte belirlenen esaslara aykırı nitelikte ışık takılması ve kullanılması,
7- Sadece park lambaları veya sis ışıkları ile seyredilmesi,
Yasaktır.
- Reflektör
Araçların arkasında en az 20 cm büyüklüğünde, römork veya yarı römorklarda bir kenarı 15 cm eşkenar üçgen şeklinde ve içi dolu olacaktır.
ARIZALI ARAÇLAR
1) İşaretlenmesi
Bozulan araçların durumuna göre:
1- Araçların park ışıkları yakılmadığı, yakılamadığı ve yakılması halinde bile, diğer araç sürücüleri tarafından 150 m. mesafeden açıkça görülmediği takdirde, bozulan aracın ön ve arkasına uygun yerlere, diğer araç sürücülerinin 150 m. mesafeden açıkça görebilecekleri şekilde birer kırmızı reflektör veya kırmızı ışıklı cihaz konulması,
2- Dönemeç veya tepe üstü gibi yerlerde, kırmızı renkteki yansıtıcının veya kırmızı ışıklı cihazın, araçtan en az 30 m. uzaklığa, diğer araç sürücülerinin en az150 m. mesafeden görebilecekleri yer ve şekilde yerleştirilmesi,
3- Otobüs, kamyon ve çekicilerin arızalanması halinde, normal hava şartlarında en az 150 m. den net olarak görülebilecek şekilde 150 x 25 cm. ebadında engel işaretinin konulması mecburidir.
Bozulan araç tehlikeli madde taşıyor ise, her durumda kırmızı ışıklı cihaz kullanılacak ve devamlı şekilde başında beklemek suretiyle gözetim altında tutulacaktır.
Gerekli tedbirler alınıncaya kadar araçta acil uyarı (dörtlü ikaz) lambaları varsa bunlar yakılır.
- Reflektör
2) Çekilmesi
1- Ağırlığı, çeken aracın taşıması sınırından fazla ağır olmayacaktır.
2- Sürücünün yönetiminde olacaktır.
3- Işık donanımı bozuk ise, arkasına gündüz 20 x 20 cm. ebadında kırmızı bez, gece kırmızı ışık veya reflektör konur.
- Çeken ve Çekilen Araçlarla İlgili Şartlar
1- Her iki araç boş olacak, yolcu taşınmayacak,
2- İki aracın bağlantısı çelik çubuk, çelik halat veya zincirlerle yapılacak,
3- İki araç arasındaki mesafe 5 m.’yi geçmeyecek. Bu açıklık 2,5 m.’yi geçtiği takdirde, bağlantının orta kısmına gündüz kırmızı yansıtıcı veya bez, gece kırmızı ışık veya yansıtıcı konacaktır.
4- Çekilen aracın freni bozuk ise, çeken araç ile arasındaki açıklık 1 m. den fazla olmayacak, bağlantı, iki aracın birbirlerine yaklaşmalarını önleyecek şekilde (çeki demiri) yapılmış olacak.
5- Çeken araç, freni bozuk aracı çekerken 15 km/s. hızdan, diğer hallerde 20 km/s. hızdan fazla hızla sürülmeyecektir.
6- Kendi kendine hareket gücü olmayan römork ve benzeri arızalı araçlar ile başka bir araçla çekilemeyecek durumda olan arızalı araçlar, yalnız kurtarıcı araçlarla çekilecektir.
TEDBİRSİZ VE SAYGISIZ ARAÇ SÜRME
1- Su, çamur ve benzerlerini sıçratarak, atarak, dökerek,
2- Korkutarak veya şaşırtarak,
3- Sigara külü izmaritlerini veya başka şeyleri yola atıp dökerek,
4- Özel amaçlarla keyfi veya kasıtlı davranışlarda bulunmak suretiyle yaya ve taşıt trafiğinin seyir emniyetini ihlal ederek veya tehlikeye düşürerek,
5- Seyir halinde sürücülerin cep ve araç telefonu ile benzeri haberleşme cihazlarını kullanması,
Tedbirsiz ve saygısız davranışlarda bulunarak araç sürmeleri yasaktır.
Taşıtlara monte edilecek özel setlerle cep veya araç telefonları ele alınmadan kullanım imkânı sağlandığında, sürücü zorunlu hallerde telefon görüşmesi yapabilecektir.
SES, MÜZİK, GÖRÜNTÜ VE HABERLEŞME CİHAZLARI
- Uyarı İşareti Olarak Kullanılan Ses Cihazları
1- Yakın ilerisi görülmeyen kavşak, dönemeç ve tepe üstü gibi yerlere yaklaşırken gelişini haber verme, yol trafik durumunun gereğine göre, karayolunu kullananları uyarma ve geçme halleri dışında kullanılması,
2- Kamunun rahat ve huzurunu bozacak şekilde gereksiz veya gereğinden fazla uzun ve ayarsız olarak seslendirilmesi,
3- Geçiş üstünlüğüne sahip araçlarda bulundurulması gerekenlerin diğer araçlara takılarak kullanılması, yasaktır.
Görüntü cihazlarının, kamu hizmeti yolcu taşımacılığı yapan araçlara takılması ve kullanılması yasaktır.
- Pikap, Teyp ve Benzeri Cihazlar
1- Dolmuş otomobilleriyle kamu hizmeti taşıması yapan minibüslerde bulunmayacaktır.
2- Otobüslerde, sürücünün kullanamayacağı bir uzaklıkta bulunabilecektir.
- Hoparlörler
1- Trafik tescil kuruluşlarından izin alındıktan sonra takılabilecektir.
OKUL TAŞITLARI
1- Okul taşıtı sürücüleri öğrenci indirme- bindirme yaptıkları sırada aracın arkasındaki "DUR" işaretinin ışığını yakmak; diğer araç sürücülerinin de bu ışık yandığı sürece durması,
2- Okul taşıtlarında araç içi düzenini sağlama, araç iniş ve binişlerde öğrencilere yardımcı olmak üzere rehber öğretmen veya kişi bulundurulması, zorunludur.
Okul taşıtlarında öğrencilerin kolayca yetişebileceği camlar ve pencereler sabit olacaktır.
YAYA, OKUL, DEMİRYOLU GEÇİTLERİNDEN GEÇME
Yaya ve Okul Geçitlerine yaklaşan sürücüler:
1- Hızlarını azaltmaları,
2- Geçitten geçen yaya veya geçmek üzere
bulunan yayalara ilk geçiş hakkını vermeleri,
3- Varsa okul geçit görevlisinin işaretine uymaları,
zorunludur.
Demiryolu Geçitlerinde Sürücülerin:
1- Geçidin durumuna uygun hızla geçmeleri,
2- Işıklı veya sesli talimatın vereceği "DUR" işaretine uymaları,
3- Taşıt yolu üzerine indirilmiş veya indirilmekte olan bariyer varken geçide girmemeleri,
Sürücülerin Kontrolsüz Demiryolu geçitlerinde:
1- Geçmeden önce geçide makul bir mesafede durmaları,
2- Herhangi bir demiryolu aracının yaklaşmadığından emin olduktan sonra geçmeleri, mecburidir.
ARAÇLARIN BOYUTLARI, AĞIRLIKLARI
Araçların Yüklü ve Yüksüz Boyutları:
Azami genişlik................2,55 m.
Azami Yükseklik.............4,00 m.
Azami Uzunluk
-İki dingilli araçlarda................................12,00 m.
-İki dingilli otobüs ve troleybüslerde...........12,00 m.
-Üç veya daha çok dingilli araçlarda..........12,00 m.
-Üç dingilli tek katlı otobüslerde...............12,60 m.
-Üç dingilli tek ve çift katlı otobüslerde......15,00 m.
-Yarı römorklu araçlarda..........................16,00 m.
-Masraflı (körüklü) otobüslerde..................18,00 m.
-Bir römorklu katarlarda...........................18,75 m.
-İki römorklu katarlarda...........................22.00 m.
Araçların Azami Ağırlıkları:
Dingil ağırlıkları
-Tahriksiz tek dingilde.........10 ton
-Tahrikli tek dingilde...........11,5 ton
İki dingilli aks gruplarında
-Motorlu Araçlarda
-Dingiller arası mesafe 1 m. den az ise.........11,5 ton
-Dingiller arası mesafe 1 m.ile 1,3 m. arası ise..16 ton
-Dingiller arası mesafe 1,3 m. ile 1,8 m. arası ise..................18 ton
-Römork ve Yarı Römorklarda
-Dingiller arası mesafe 1 m. den az ise............11 ton
-Dingiller arası mesafe 1 m. ile 1,3 m. arası ise..16 ton
-Dingiller arası mesafe 1,3 m.ile 1,8 m.arası ise..18 ton
-Dingiller arası mesafe 1,8 m. den büyük ise......18 ton
Üç dingili aks guruplarında
-Dingiller arası mesafe 1,3 m. den az ise.........21 ton
-Dingiller arası mesafe 1,3 m. ile 1,4 m. arası ise.24 ton
Toplam ağırlıklar
-İki dingilli motorlu araçlarda.........................18 ton
-Üç dingilli motorlu araçlarda.........................25 ton
-Üç dingilli yarı römorklu araçlarla mafsallı
otobüslerde.............................................28 ton
-Dört dingilli motorlu araçlarda.......................32 ton
-Dört dingilli römorklu ve yarı römorklu araçlarda.36 ton
-Dört dingilli römorklu araçlarda yarı römork dingil
grubu ağırlığı 20 ton olan araçlarda...............38 ton
-Beş veya daha çok dingilli yarı römorklu veya
römorklu katarlarda...................................40 ton
-Konteynır taşıyan yarı römorklu araçlarda......44 ton
YÜKLEME KURALLARI
Araçlara, taşıma sınırı üstünde yolcu ve yük alınması, taşıma sınırı aşılsın veya aşınmasın, dingil ağırlıklarını aşacak şekilde yük yüklenmesi yasaktır.
Ağırlık ve boyutları bakımından özelliği olan özel yüklerin karayolu ile taşınması için Karayolları Genel Müdürlüğü'nden özel izin almak zorunludur.
Araçların ağırlık kontrolleri Karayolları Genel Müdürlüğü'nce yapılır.
Radyoaktif maddelerin yüklenmesi, boşaltılması ve taşınabilmesi için Atom Enerjisi Komisyonu'ndan izin alınması zorunludur.
Yükleme Sırasında Dikkat Edilecek Hususlar:
1- Yükün, karayoluna değecek, düşecek, dökülecek, saçılacak, sızacak, akacak, kayacak, gürültü çıkaracak şekilde yüklenmesi,
2- Dengeyi bozacak, yolda bir şeye takılacak ve sivri çıkıntılar oluşturacak şekilde yüklenmesi,
3- Görüşe engel olacak, aracın sürme güvenliğini bozacak ve tescil plakalarını, ayırım işaretlerini, fren ve dönüş ışıklarıyla yansıtıcıları örtecek şekilde yüklenmesi,
4- Aracın boyunu önden 1 m.den, arkadan 2 m.den fazla aşmak şekilde yüklenmesi,
5- Kasanın sağ ve sol yanlarından taşacak şekilde yüklenmesi,
6- Çamurluk, basamak, kasa kenarı, sürücü mahallinin veya araç üstü, bagaj merdiveni gibi dış kısımlarda ve yük üzerinde yolcu taşınması, yasaktır.
Yük Taşınmak için Yapılmış Araçlarda, Gerekli Hallerde:
1- Uygun oturma yerlerinin yapılmış, kasa kenarlarının kapalı ve üzerinin örtülü olması şartıyla, taşıma sınırının her tonu için 2 yolcu taşınabilir.
2- Kısa mesafelerde işçi taşınmasında kullanılacaklar için, kasa kapaklarının kapalı ve karoser zeminden itibaren en az 120 cm. yüksekliğinde elle tutulacak sağlam bir korkuluğun bulunması şartı ile taşıma sınırının her tonu için ayakta 2 yolcu (işçi) taşınabilir.
3- Tarım ürünlerinin toplanması, yüklenmesi veya boşaltılması amacıyla lastik tekerlekli traktörlerin römork veya yarı römorklarında oturmaları şartıyla, taşıma sınırının her tonu için en çok 3 kişi taşınabilir.
4- Yükle yolcu bir arada taşınırken yükler sağlam olarak yerleştirilmiş ve bağlanmış olmalı, kasanın yan ve arka kapakları kapalı olmalı, yolcular kasa içinde ayrı bir yere oturtulmalıdır.
TEHLİKELİ MADDELERİN TAŞINMASI
Fiziksel ve kimyasal yapı ve nitelikleri bakımından patlayıcı, parlayıcı, yanıcı, yakıcı, kendi kendine tutuşucu veya kolayca ateş alıcı, zehirli veya radyoaktif maddeler ile bunların benzerleri Tehlikeli Madde sayılır.
1- Tehlikeli maddelerin yüklenmesi ve boşaltılması sırasında bulundukları yere 30 m. mesafe içinde, sigara ve benzerleri içilmeyecek, kibrit, çakmak, aydınlatma cihazı ve benzerleri gibi alev ve kıvılcım çıkaran şeyler kullanılmayacak.
2- Tehlikeli madde taşıyan araçların içine 6 voltu geçmeyen pilli fener dışındaki aydınlatma cihazları ile girilmeyecektir.
3- Bu araçlarda iki adet 6 kg. kapasiteli yangın söndürme cihazı bulundurulacaktır.
4- Araca başka yük alınmayacak, mal sahibi veya hizmetliden başka yolcu bindirilmeyecektir.
5- Park etme ve duraklama halinde araç, bir görevlinin gözetimi altında olacaktır.
6- Bu araçları sürenler, yerleşim yerleri dışındaki karayolunda, diğer araçları en az50 m. mesafeden takip edeceklerdir.
7- Duraklama hallerinde diğer araçlarla aralarında 20 m. mesafe bulunduracaklardır.
OTOYOL KURALLARI
1- Otoyola girerken "Hızlanma Şeridi"nden yararlanılarak, yoldaki trafiğin akış hızına uyum sağlandıktan sonra hızlanma şeridinin sonundan otoyol bandına girmek zorunludur.
2- Otoyolda duraklamak, park etmek gibi geri gitmek ve geriye dönmek yasaktır.
3- Kaza ve arıza gibi zorunlu hallerde taşıtın emniyet şeridine alınarak işaretlenmesi gerekir. Emniyet şeridinde seyretmek yasaktır.
4- Otoyoldan çıkarken de "Yavaşlama Şeridi"ne şeridin başından girmek bu şerit boyunca hız azaltmak zorunludur.
Otoyolda seyrederken, altına inilmemesi gereken hız sınırına mecburi asgari hız denir.
SÜRÜCÜ VE YOLCULARIN KORUYUCU TERTİBAT KULLANMALARI
1- Otomobil ve tescilde otomobil gibi işlem gören arazi taşıtlarında ve minibüslerde emniyet kemeri bulundurulması ve kullanılması zorunludur. Söz konusu bu araçların ön koltuklarında 10 yaşından küçük çocukların taşınması yasaktır.
2- Motosiklet ve motorlu bisiklet sürücülerinin koruma başlığı ve koruma gözlüğü, yolcularının ise koruma başlığı kullanmaları zorunludur.
YAVAŞ SÜRME VE YAVAŞLAMA YASAĞI
Sürücülerin zorunlu bir neden olmadıkça:
1- Diğer araçların ilerleyişine engel olacak şekilde yavaş sürmeleri,
2- Belirlenen hız sınırlarının çok altında ve trafiğinin akışına engel olacak şekilde sürmeleri,
3- Başkalarını rahatsız edecek veya tehlikeye sokacak şekilde gereksiz ve ani yavaşlamaları, yasaktır.
BİSİKLET, MOTORLU BİSİKLET VE MOTOSİKLET SÜRÜCÜLERİ İLE İLGİLİ KURALLAR
1- Bu araçların yaya yollarında sürülmesi yasaktır.Ayrı bir bisiklet yolu olduğu halde, bisiklet ve motorlu bisikletlerin taşıt yollarında sürülmesi yasaktır.
2- İkiden fazlasının taşıt yolunun bir şeridinde yan yana sürülmesi yasaktır.
3- Sürücü arkasında yeterli bir oturma yeri olmadıkça başka kişilerin taşınması yasaktır.
4- Bir kişiden fazlasının taşınması yasaktır.
5- Bu araçların sürülmesi sırasında elde bagaj, paket ve benzerlerinin taşınması yasaktır.
6- Bisiklet sürenlerin en az bir elleri, motorlu bisiklet sürenlerin manevra için işaret vermeleri halleri dışında iki elleri ve motosiklet sürenlerin devamlı iki elleriyle taşıtlarını sürmeleri zorunludur.
YAYALARLA İLGİLİ KURALLAR
1- Yayalar yaya yolu, banket veya alan varsa, buralardan yürümek zorundadırlar.
2- Her iki tarafında banket bulunan veya bulunmayan ve kullanılır durumda olan veya olmayan yollarda, yayalar kendi gidiş yönlerine göre sol banketten veya sol kenardan yürümek zorundadırlar.
3- Taşıt yolunu karşı tarafına geçmek isteyen yayalar, yaya ve okul geçitlerinden veya kavşaklardan geçmek zorundadırlar. 100 m. yakınında bu gibi yerler yoksa gelen taşıtların hızını kontrol ederek en kısa doğrultuda karşıya geçebilirler.
4- Beyaz baston taşıyan, kolunda üç siyah yuvarlaklı sarı bant bulunan bir yayanın veya bir köpek yardımıyla yürüyen özürlü kişilerin taşıt yolu üzerinde bulunmaları halinde bütün sürücülerin yavaşlamaları, gerektiğinde durarak yardımcı olmaları zorunludur.
5- Yaya ve okul geçitlerinden geçerken geçidin sağ bölümünden yürümek zorundadırlar.
6- Yayalar, karşıya geçişlerini yapmak üzere taşıt yoluna girmeden önce, önce sol taraflarını sonra sağ taraflarını kontrol etmelidirler.
7- Yaya yolu bulunmayan karayollarında yürümek zorunda kalan yayalar gece ve gündüz görüşün az olduğu hallerde sürücüleri uyarıcı açık renk elbise giymek, üstünde veya elindeki eşyada yansıtıcı bulundurmak veya ışık taşımak zorundadır.
ARAÇLARIN TESCİLİ
- Tescile Yetkili Kuruluşlar
Askeri araçlar, iş makineleri ve raylı sistemle çalışanlar dışındaki bütün motorlu araçlar tescile tabi motorlu araçlara takılarak kullanılacak yapıda ve yüklü ağırlığı 750 kg.'ın üstünde olan römork ve yarı römorkların tescilleri trafik tescil kuruluşlarınca,
Askeri araçlar Türk Silahlı Kuvvetlerince,
Raylı sistemde çalışan araçların tescilleri kullanıldığı yerlere göre ait olduğu kuruluşlarca,
Kamu kuruluşlarına ait olan iş makineleri ilgili kuruluşlarca,
Tarım kesiminde kullanılan özel veya tüzel kişilere ait iş makineleri ziraat odalarınca,
Tarım kesiminde kullanılanlar dışında kalan ve sanayi, bayındırlık ve diğer kesimlerde kullanılanların tescilleri üyesi oldukları ticaret, sanayi veya ticaret ve sanayi odalarınca,
Motorsuz taşıtlardan gerekli görülenlerin (il trafik komisyonu kararıyla) tescilleri belediyelerce yapılır.
Araç sahipleri:
1- İlk tescil için satın alma veya gümrükten çekme tarihinden itibaren üç ay içinde,
2- Daha önce tescil edilmiş aracı, satın veya devir aldıklarında ise, 1 ay içinde, ilgili tescil kuruluşlarında kendi adlarına tescil yaptırmak zorundadır.
Araç üzerinde yapılan değişikliğin, renk ve adres değişikliklerinin 30 gün içinde ilgili tescil kuruluşlarına bildirilmesi zorunludur.
Sürücülerin tescil plakaları bakımından dikkat etmeleri gereken husus: ışıkların yakılmasıyla birlikte, arka plakanın 20 m. mesafeden okunacak şekilde aydınlatılmış olmasıdır.
- Araç Üzerinde Bulundurulması Gerekli Belge ve Plakalar
1- Tescil belgesi (Sahiplik Belgesi)
2- Trafik belgesi
3- Mali sorumluluk sigortası
4- Tescil plakası
- Geçici Olarak Tescil Edilen Araçlar Üzerinde Bulundurulması Gerekli Zorunlu Belge ve Plakalar
1- Geçici tescil plakası
2- Geçici trafik belgesi (A 6 gün, B 30 gün, C 6 gün, E 6 gün, F geçici trafik belgeleri 3 ay süreyle geçerlidir.)
3- Mali sorumluluk sigortası
ARAÇLARIN MUAYENELERİ
1- Hususi otomobil ve römorkları, ilk 3 yaş sonunda iki yılda bir,
2- Resmi ve ticari plakalı otomobil ve römorkları ilk 2 yaş sonunda bir,
3- Lastik tekerlekli traktör ve römorkları 3 yılda bir,
4- Diğer motorlu araçlar ve römorkları her yıl, periyodik muayeneye tabi tutulur.
Muayene süresi dolmasa bile kazaya karışması sonucu yetkili zabıtaca muayenesi gerekli görülenler ile, üzerinde esaslı değişiklik yapılması durumunda araçların ayrıca özel muayenesi zorunludur.
Araçların muayeneleri Karayolları Genel Müdürlüğü'ne ait muayene istasyonlarında yapılır. Mali sorumluluk sigortası yaptırılmamış araçlar, muayeneye alınmazlar.
Hurdaya çıkarılan araçlar 1 ay içinde ilgili tescil kuruluşlarına bildirilir.
SÜRÜCÜ BELGELERİ
Motorlu araçların sürücü belgesi sahibi olmayan kişiler tarafından karayollarında sürülmesine izin verilmesi yasaktır.
Sürücü belgeleri Trafik Tescil kuruluşlarınca verilmektedir.
Bisiklet kullananların 11, motorsuz taşıt kullananların ve hayvan sürücülerinin 13 yaşını bitirmiş olmaları zorunludur.
Sürücü Belgelerinin
SINIFI ARAÇLARI YETKİSİ YAŞ
A1 Motorlu Bisiklet - 17
A2 Motosiklet A1 17
B Otomobil F 18
Minibüs
Kamyonet
C Kamyon B-F 22
D Çekici C-B-F 22
E Otobüs C-B-F 22
F Lastik Tekerlekli Traktör - 17
G İş Makineleri - 18
H Özel Tertibatlı Araçlar - 17
Ülkemizde Uluslararası sürücü belgesi, "Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu" tarafından verilmektedir.
Sürücüler, ikamet değişikliklerini, 30 gün içinde kayıtlı oldukları tescil kuruluşlarına bildirmek zorundadır.
Sürücü belgeleri, aşağıdaki hal ve şartlarda trafik zabıtasınca geri alınır:
1- Sağlık raporu ile sürücülük yapmasında sakınca görülenlerin,
2- Sürücünün belgesinin sahte olduğu, hile ile alındığı, şartlarına uygun olmadan verildiği tespit edilenlerin.
SRC BELGELERİ
SRC NEDİR?
Sürücü kelimesinin kısaltılmasıdır.
Sürücü Belgesi (SRC):
Sürücü ( SRC ): Karayolunda motorlu bir aracı veya taşıtı sevk ve idare eden kişiyi ifade eder.
SRC BELGESİ TÜRLERİ:
SRC 1 (ULUSLARARASI YOLCU TAŞIMACILIĞI)
SRC 2 (ŞEHİRLERARASI YOLCU TAŞIMACILIĞI)
SRC 3 (ULUSLARARASI EŞYA-YÜK TAŞIMACILIĞI)
SRC 4 (ŞEHİRLERARASI EŞYA-YÜK TAŞIMACILIĞI)
SRC 5 (TEHLİKELİ MADDE TAŞIMACILIĞI)
HUKUKİ SORUMLULUK VE SİGORTA
- Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası
Bir motorlu aracın işletmesinin bir kimsenin ölümü veya yararlanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde motorlu aracı işletenin sorumluluğunu karşılamak üzere yapılması zorunlu sigortaya; mali sorumluluk sigortası denir. Zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmayan araçlar, trafikten men edilir.
- Sigorta Fonu
Kazayı yapan aracın tespit edilmesi durumunda; mali sorumluluk sigortasını yaptırmamış olan araçların kazalarında; sigortacının iflası durumlarında ve çalınmış ve gasp edilmiş araçların meydana getirdikleri kazalardaki bedensel zararları karşılamak amacıyla Garanti Fonu oluşturulmuştur.
Uluslararası veya şehirlerarası yolcu taşıyan otobüslerde yolcuları, sürücüleri ve yardımcılarını seyahat süresi için maruz kalacakları her türlü kazalara karşı korumak amacıyla otobüs zorunlu koltuk sigortası bulunmaktadır.
TRAFİK KAZALARI
- Trafik Kazalarına El Konulması
Kaza nedenlerini, iz ve delilerini belirleyecek "Kaza Tespit Tutanağı" düzenlemek üzere trafik zabıtasınca (polis ve jandarma) el konulur:
1- Trafik kazalarında yolun trafiğe kapandığı hallerde, yolu trafiğe açmak,
2- Karayolunu kullananlar için ek bir tehlikenin oluşmasını önlemek için gerekli tedbirleri almak,
3- Yaralılara ilk yardım yapılmasını veya en yakın sağlık kuruluşuna gönderilmesini sağlamak,
4- Kaza yerindeki mal güvenliğini sağlamak,
5- Trafik Kazası Tespit Tutanağı düzenlemek,
- Kazaya Karışanların Sorumlulukları
1- Durmak ve trafik güvenliği için gerekli önlemleri almak,
2- Kaza yerindeki durumu değiştirmemek,
3- Olayı görevlilere bildirmek, kaza yerinden ayrılmamak,
4- Olayda taraf olanlar, istendiğinde diğer tarafa kimlik ve adreslerini bildirmek, sürücü ve trafik belgeleri ile sigorta poliçelerini göstermek, bunlara ait gerekli bilgileri vermek,
5- Başında sahibi ve sorumlusu bulunmayan araç veya mala zarar verilmesi halinde; aracın, malın ilgilisini bulmak. Bulunmadığı takdirde zarar verilen aracın veya malın görülebilen yerlerine not bırakmak.
Kaza sadece maddi hasarla sonuçlanmış ise, kazaya karışan bürün tarafların, aralarında yazılı olarak anlaşmaları halinde olay yerinden ayrılabilirler. Olay yerinden ayrıldıktan sonra, kaza tespit tutanağını düzenlemesini isteyemezler.
- Kaza Yerinden Geçenlerin Sorumlulukları
1- Kaza yerinde usulüne uygun ilk yardım tedbirlerini almak,
2- Olayı en yakın zabıtaya veya sağlık kuruluşuna bildirmek,
3- Yetkililerin isteği halinde yararlı sağlık kuruluşuna götürmek zorundadırlar.
SÜRÜCÜLERİN ASLİ KUSUR HALLERİ
1- Kırmızı ışıkta veya görevlinin dur işaretinde geçmek,
2- "Taşıt giremez" levhasının bulunduğu karayoluna veya bölünmüş karayolunda karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit veya bağlantı yoluna girmek,
3- İkiden fazla şeritli taşıt yollarında, karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit veya yol bölümüne girmek,
4- Arkadan çarpma,
5- Geçme yasağı olan yerlerde önceki aracı geçmek,
6- Dönüş manevralarını yanlış yapmak,
7- Şeride tecavüz etmek,
8- Kavşaklarda ilk geçiş hakkına uymamak,
9- Daralan kaplamalarda geçiş kolaylığı sağlamamak,
10- Manevraları düzenleyen kurallara uymamak,
11- Yerleşim yerleri dışındaki karayolunda zorunlu haller dışında duraklamak veya park etmek,
12- Kurallara uygun olarak park etmiş araca çarpmak.
TRAFİK SUÇLARI VE KARŞILIĞI CEZALAR
Trafik suçlarına ilişkin davalara trafik mahkemeleri, bunların bulunmadığı yerlerde sulh ceza mahkemelerinde bakılır.
- Adli Cezalar
1- Hafif para cezası
2- Hafif hapis (Hafif para cezası ile birlikte)
3- Belgelerin geri alınması (Hafif para cezası ile birlikte)
4- İşyeri kapatma (Hafif para cezası ile birlikte)
- İdari Cezalar
1- Para cezası
2- Belgelerin geri alınması
3- Puan cezası (Suçun işlendiği tarihten geriye doğru bir yıl içinde toplam 100 ceza puanını dolduran sürücülerin sürücü belgeleri 2 ay süre ile geriye alınır ve eğitime tabi tutulur. Aynı yıl içinde ikinci defa 100 ceza puanını dolduran sürücülerin sürücü belgeleri 4 ay süre ile geri alınarak psiko-teknik değerlendirilmeye ve psikiyatri uzmanının muayenesine tabi tutulurlar.
Muayene sonucunda sürücülük yapmasına engel hali bulunmayanların belgeleri, süresi sonunda iade edilir. Bir yıl içinde üç defa ceza puanını dolduran sürücülerin sürücü belgeleri süresiz olarak iptal edilir.)
Ölümle sonuçlanan trafik kazalarına asli kusurlu olarak sebebiyet veren sürücülerin sürücü belgeleri ise 1 yıl süre ile geri alınır.
İdari bir trafik suçu işlenenler hakkında Ceza Tutanağı düzenlenir. Ödeme peşin veya tutanağın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde yapılırsa cezada 1/4 peşin ödeme indirimi yapılır. Para cezalarının tutanağın tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerekir 1 ay içinde ödenmeyen cezalar için her ay % 5 faiz uygulanır. Ancak toplam tutar cezanın 2 katını geçemez. Trafik para cezası tutanakları, takip ve tahsil için bu tutanakları düzenleyenler tarafından 7 iş günü içinde ilgili mal müdürlüğü saymanlığına gönderilir.
ARAÇLARDA BULUNDURULMASI ZORUNLU ARAÇ VE GEREÇLER
1- Takograf: Otobüs kamyon ve çekicilerde.
2- Taksimetre: Taksi otomobillerinde
3- Yangın söndürme cihazı: Cihaz sürücünün hemen yanında bulunmalıdır.
a) Otomobil, minibüs ve kamyonetlerde 1 kg. kapasiteli bir adet,
b) Otobüs, kamyon ve çekicilerde 6 kg. kapasiteli bir adet,
c) Tehlikeli madde taşıyan araçlarda 6 kg. kapasiteli iki adet,
4- Reflektör: Motosiklet ve motorlu bisiklet hariç, bütün motorlu araçlarda iki adet,
5- Stepne: Şehirlerarası yolcu taşıyan bütün araçlarda,
6- Tekerlek takozu: Otobüs, azami ağırlığı 3,5 tondan fazla olan araçlar ve iki dingilli römorklarda bir adet. Üç veya daha çok dingilli taşıtlarda ve tek dingilli römorklarda iki adet.
7- Yedek malzeme ve takımlar: Otomobil, minibüs, Otobüs, kamyonet, kamyon, çekici ve lastik tekerlekli traktörlerde.
8- İlk yardım çantası: Otomobil, minibüs, Otobüs, kamyon, çekici ve lastik tekerlekli traktörlerde
9- Engel işareti: Otobüs, kamyon, çekicilerde 150 x 25 cm. ebadında bir adet.
ÇEVRE BİLGİSİ
A-) ÇEVRE İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER
İnsanlar özellikle son çeyrek yıl öncesine kadar, ekolojik dengeyi süratle bozarak çevre sorunu yaratmışlardır, sorunların insanlara geri dönmesi, sağlığımızı ve doğayı olumsuz yönde etkilemesi çevre bilinci oluşmasını sağlamıştır. Çevre canlı cansız varlıklarla çevrili olarak için de doğal hayatımızı sürdürdüğümüz ortamdır Son günlerde konuşulması moda olan çevre kirliliği ve çevre sorunları ise içinde bulunduğumuz ortamın kirlenmesi; doğal özelliklerini kaybetmesi, yavaş yavaş yok olmaya başlaması anlamına gelmektedir. Bu sorun, üzerinde yaşayabileceğimiz, gelecek kuşaklara bırakabileceğimiz bir dünyayı olanaksız hale getirmiştir Çevre kırlılığını hava, su, toprak ve gürültü kirliliği olarak irdeleyebiliriz.
B-) ÇEVRE VE TRAFİK İLİŞKİLERİ
Çevre kirliliğinin başlıca nedenlerinden birisi de taşıtlar ve karayolunda seyir sırasında karayolunun bilinçsizce kullanılmasıdır. Taşıtların çevreyi kirletmesinin başlıca nedenleri şunlardır
• Bakımı yapılmamış araçlarla trafiğe çıkılması, temiz olmayan yakıt kullanılması, gereksiz olarak trafiğe çıkılması, trafik yoğunluğu sebebiyle uzun süre trafikte seyredilmesi, duraklama ve park e sırasında gereksiz yere araçların çalıştırılması, hava ve gürültü kirliliğine neden olmaktadır
• Araç bakımlarının gerekli ortamlarda yapılmaması ve bakım sırasındaki artıkların toprağa dökülmesi, yenilen içilen madde atıklarının çevreye atılması, bakımsız araçlar dün yağ, yakıt vb. maddelerin kara- yoluna sızması, uzun ve bölünemeyen yüklerin gerekli tedbirler ve önlemler alınmadan taşınması, tehlikeli, zararlı ve radyoaktif maddelerin taşınması sırasında gerekli önlemler alınmadan taşınması gibi nedenlerle toprak, gürültü ve çevre kirliliğine neden olmaktadır. Bu nedenlerden dolayı trafiğin çevre kirliliği ile direk ilgisi vardır. Çevre kirliliğini ortadan kaldırmak için, sürücülerin eğitimi başta olmak üzere gereken yasal ve diğer tedbirlerin alınması zorunlu hale gelmektedir.
C-) ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN İNSAN, BİTKİ VE HAYVAN SAĞLIĞI ÜZERİNDE ETKİLERİ
Hayvanın ve suların pislenmesi gürültünün artması doğal çevre, insanlar ve hayvanlar üzerinde birtakım olumsuzluklar oluşturmaktadır.
Taşıtların çalışması esnasında havaya atılan egzoz gazının içerisin de azot, karbon bileşikleri ile tam yanmamış hidrokarbon bileşikleri vardır. Hidrokarbon bileşiklerinden en önemlileri aldehitler, peroksitler ve benzendir. Ayrıca vuruntu önleyici olarak katılan kurşundur. Has bileşikleri içerisinde yer alan azot monoksit ve azot dioksitin çözükleri; çok düşük olması sebebiyle akciğer alvoelleri üzerine çökerek akciğer amfizemine yol açmaktadır. Azot bileşikleri bitkiler üzerinde çok yüksek değişimlerde ve uzun sürede ortaya çıkar. Atmosferin alt katmanlarında mor ötesi ışınlar ve tam yanmamış hidrokarbonlar, nitrat bileşikleriyle beraber birleşerek normale göre bitkiler için 1000 kez daha zehirlidir. Karbonmonoksit gazı yüksek oranda solunum yapıldığında boğulma olaylarına yol açar. Bu durumda kapalı yerlerde araçların çalıştırılmaması gerekmektedir. Kurşun ise böbrek, kan ve beyin lezyonlarına yol açar. Motor egzozundan çıkan kükürt bileşikleri ise, su buharı ile birleşerek sülfürik asit meydana getirir. Tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için kurşunsuz benzin üretimi ve tüketimine ağırlık verme çalışmaları devam etmekte ve araçlarda doğalgaz, LPG kullanılmasına ağırlık verilmesi gerekmektedir. Ayrıca araçların bakımlarının zamanında yapılması ve egzoz muayenesi gelen araçların egzoz muayenelerinin zamanında yapılması gerekmektedir. Fabrika atıkları, şehirlerin kanalizasyonları; tarım ilaçları, asit yağmurları yeraltı ve yerüstü sularını kirletmektedir. Bunlar için fabrikalara ve kanalizasyonlara arıtma tesislerinin yapılması gerekmektedir. Gürültü kişiler üzerinde psikolojik ve ruhsal çöküntüler yaratmaktadır. Bunun için kanuni düzenlemeler yapılmakla beraber çevre konusunda gerekli eğitimin verilmesi gerekmektedir.
D-) ÇEVRE İLE İLGİLİ TANIMLAR
Çevre: İnsanı etkileyen ve insanlardan etkilenen dış ortama denir.
Çevre koruma: Çevre kirliğini önlemek amacıyla yapılan çalışmalara denir.
Atık: Çevrede bozulma meydana getirecek miktarda çevreye boşaltılan maddelere denir. Atıklar çirkin görünüm arz etmesinin yanı sıra pis koku yayar ve hastalık bulaştıran zararlıların üremesine sebep olur.
Çevre Kirliliği: İnsanların faaliyetleri sonucu havada, suda, toprakta meydana gelen olumsuz gelişmeler, ekolojik değerin bozulması, gürültü koku, ve atıkların meydana getirdiği zararlı sonuçlardır.
Çevre Hakkı: Herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkını ihlal edenlere karşı yargı mercileri önünde savunma hakkıdır.
dBA: Ses değerlendirme birimi,
Gürültü: Kişilerin huzurunu, ruh ve beden sağlığını bozacak seviyede çıkartılan, istenmeyen seslerdir.
ÇEVRE KİRLİLİKLERİ
1) Hava Kalitesini Bozan Kirlilik Sebepleri
a) Bakım yapılmamış araçların fazla yakıt yakması,
b) Temiz olmayan yakıt kullanılması,
c) Trafik yoğunluğunu,
d) Zorunlu haller dışında araç kullanma,
e) Trafik yoğunluğu nedeniyle aracın uzun süre trafikte seyretmesi,
f) Duraklama ve park etme sırasında motorun gereksiz yere çalıştırılması,
g) Araç motoru rölantide çalışırken egzozdan çıkan karbon monoksit gazı % 3,5'den, araç hareket halindeyken % 4,5'den fazla olmamalıdır.
h) Araçların egzoz gazları, yağ ve yakıt sızıntıları, akıntıları ve buharları, lastik tozları ve parçaları, araçların taşıdıkları yüklerin tozaması, buharlaşması v.b.
ı) Taşıtlara taşıma sınırı üzerinde yük yüklemek, aşırı hızlı gitmek, araç dışına gereksiz aksesuarlar takmak, seyir halinde camları açmak, lastik havalarının uygun seviyede olmaması, gereksiz yere taşıt kullanmak havayı kirletir.
Küçük silindir hacimli taşıtların kullanılması, aynı güçte olan taşıtlardan hafif olanının tercih edilmesi, yürüyerek gidilebilecek yere her hangi bir araçla gidilmemesi çevrenin korunması için alınacak tedbirlerdendir. Kurşunsuz yakıt kullanılmalı, çünkü havadaki kurşun kirliliğinin en önemli kaynağı taşıtlardır. Üstelik kurşunsuz yakıt kullanan araçların egzoz sistemlerindeki katalitik konvektör, egzozdan çıkan zehirli gazların zehirleyici etkilerini azaltmaktadır. Mümkün olduğunca toplu taşıma araçlarından yararlanmalıdır.
Araç kullanırken trafiğin yoğun olmadığı saatleri, trafiğin yoğun olmadığı yolları tercih etmek gerekir. Gidilecek yere en kısa mesafeden gidilmelidir. Kısa mesafenin seçilmesi, enerji ve yakıt tasarrufu sağlamanın yanı sıra çevrenin kirletilmemesi bakımından da yarar sağlar. Üstelik turistlerde temiz bir ülkeyi tercih ederler.
Hava kirliliği, insanlarda nefes darlığı, kanser ve toplu ölümler gibi zararlara yol açmaktadır.
2) Toprak Kirliliği
Otomobil, minibüs, Otobüs, kamyonet, kamyon, çekici ve lastik tekerlekli traktörlerde.
a) Araç bakımlarının uygun ortamlarda yapılması, motor yağı, yakıt, asit vs. atıkların toprağa dökülmesi,
b) Araçlarda kullanılan, yenilen ve içilen maddelerin artıklarının çevreye atılması,
c) Kimyasal ve radyoaktif maddelerin emniyet tedbirleri alınmadan taşınması, (Radyoaktif maddelerin yüklenmesi, taşınması ve boşaltılması için Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'ndan izin alınması zorunludur.)
d) Sürücülerin orman ve tarım arazisi yangınlarına sebep olmaları,
e) Dökülecek, taşacak tozacak vb. şekillerde yük taşımak.
Bunlar toprak kirliliğine neden olur.
3) Su Kirliliği
Su Kirliliğinin Nedenleri ve Zararları
Yeryüzündeki sular, güneşin sağladığı enerji ile sürekli bir döngü içinde bulunur. İnsanlar, ihtiyaçları için, suyu bu döngüden alır ve kullandıktan sonra tekrar aynı döngüye iade ederler. Bu süreç sırasında suya karışan maddeler, suyun fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini değiştirerek “su kirliliği” olarak adlandırılan durum ortaya çıkar. Su kirlenmesi, su kaynağının fiziksel, kimyasal, bakteriyolojik, radyoaktif ve ekolojik özelliklerinin olumsuz yönde değişmesi şeklinde olur.
Yeryüzünü saran ve okyanuslarda, denizlerde, göllerde, akarsularda ve yer altı sularında bulunan sularla atmosferdeki su buharının tümüne hidrosfer (su küre) adı verilir. Yeryüzündeki sular, güneş enerjisi etkisi ile sürekli bir dolaşım içinde bulunur. Yeryüzünden buharlaşarak atmosfere çıkan sular yoğunlaşarak tekrar yeryüzüne dönerler. Bu dolaşma “Hidrolojik devre” denir. İnsanlar yaşamlarını sürdürebilmek ve ekonomik ihtiyaçlarım giderebilmek için suyu bu dolaşımdan alır, kullandıktan sonra yine aynı dolaşıma iade ederler. Bu olaylar sırasında suya karışan maddeler suların fiziksel, kimyasal ve biyolojik olarak özelliklerinin değişmelerine neden olurlar. Su kirliliği olarak adlandırılan bu özellik değişimleri, aynı zamanda sularda yaşayan çeşitli canlı varlıkları da etkiler. Böylece su kirlenmesi suya bağlı eko sistemlerin etkilenmesine, dengelerin bozulmasına ve giderek doğadaki tüm suların sahip oldukları kendi kendini temizleme kapasitesinin azalmasına veya yok olmasına yol açabilir.
SU KİRLİLİĞİNİN NEDENLERİ
Çevre kirlenmesi denilince genellikle hava, su ve toprağın kirlenmesi düşünülür. Bunlardan en kolay ve çabuk kirlenen kuşkusuz sudur. Çünkü her kirlenen şey genelde su ile yıkanarak temizlenir, bu da kirliliğin son mekânının su olması anlamına gelir. Havanın ve toprağın kirlilik bakımından zamanla kendi kendilerini yenilemeleri bir bakıma kirliliklerini suya vermelerine neden olur.
Havanın içinde bulunan katı ve sıvı tanecikler, havadan çok ağır olduklarından, çok geçmeden aşağı doğru inerek karalara ve sulara ulaşırlar. Havanın içinde bulunan gaz ve buhar halindeki kirleticilerde zamanla yağmur suları ile yeryüzünde toprak ve suya karışırlar. Bunlara örnek olarak, kükürt, azot ve karbon dioksitler verilebilir. Havaya karışan pek çok kirletici madde çok dayanıklı olmadığından, zamanla oksijen, ışık ve ultraviyole ışınlarının etkisi ile parçalanır. Daha sonra dünyada toprağa, göle, denize ve havaya inerler. Bu kirleticilerden toprağa yayılanlarda zamanla mekaniksel ve sel suları yardımı ile veya başka etkenlerin yardımı ile topraktan suya geçerler.
Su kirliliği antropojin etkiler sonucunda ortaya çıkan, kullanımı kısıtlayan veya engelleyen ve ekonomik dengeleri bozan kalite değişimleridir. Su kirliliğinin bir başka tanımı ise; su kaynağının kimyasal, fiziksel, bakteriyolojik, radyoaktif ve ekolojik özelliklerinin olumsuz yönde değişmesi, şeklinde gözlenen ve doğrudan veya dolaylı yoldan biyolojik kaynaklarda, insan sağlığında, su ürünlerinde, su kalitesinde ve suyun diğer amaçlarla kullanılmasında engelleyici bozulmalar yaratacak madde ve enerji atıklarının boşaltılmasını ifade etmektedir.
a) Havadaki ve topraktaki kirletici maddeler eninde sonunda suya geçerler.
b) Dünyadaki tüm suların % 99′undan daha fazlası bir tek sistem içinde birbirine bağlı olup genel mahiyette kirlenme tehdidi altında bulunmaktadır.
c) Sularda, muazzam bir canlı varlık hazinesi, dolayısı ile gıda deposu mevcuttur. Burada vaki olabilecek bir denge bozulması bütün dünyamızdaki yaşamı ciddi ve olumsuz yönde etkiler.
d) Kirletici madde miktarı çok az olsa bile suda erimediği zaman, su üzerinde çok ince bir tabaka teşkil edince sudaki hayat önemli bir derecede etkilenebilir. Bunun nedeni atmosferden oksijen ve ısı alışverişinin zorlaşmasıdır.
Denizlerden buharlaşan sular yukarıda yoğunlaşıp yağmur halinde aşağıya düşünce pek çok pislikleri ve suda eriyen maddeleri beraberce nehirlere ve özellikle denizlere doğru sürüklerler. Bu şekilde pislikler ve kirleticiler durmadan havadan ve topraktan sulara geçerler. Karalardan sökülebilen ve sular tarafından sürüklenen taş ve topraklarda bu kirletici maddeler gibi denizlere ulaşınca bir daha eski yerlerine gidemezler. Onun içindir ki denizler bilhassa nehir ağızlarında mütemadiyen dolmakta ve karaların yüzölçümü az da olsa artmakladır. Kısacası karalardan ve atmosferden ister suda erimiş olsun, ister erimemiş olsun suya sürüklenen maddeler ve bu arada kirleticiler bir daha eski yerlerine gidemezler. Her şeyden önce yer çekimi buna manidir. Erozyon sonucunda her yıl milyonlarca ton kıymetli toprak karalardan sulara ve dolayısı ile denizlere geçer. Bir bakıma bu da önemli bir çevre sorunudur.
Dünyamız verimliliği bu yüzden gittikçe azalmaktadır. Sulara ve denizlere geçen maddeler okside edilebilir cinsten iseler (mesela organik maddeler) sudaki erimiş oksijeni yakacaklarından sudaki hayat şartlarını zorlaştırırlar. Genellikle organik maddeler oksijenle tahrip edilip zamanla parçalanırlar ve hüviyetlerini kaybedip zararsız hale gelirler. Suda erimiş haldeki oksijen oradaki hayatın devamında büyük bir etkendir. Bir kısım organik madde çok dirençli olup uzun zaman bozulmadan kalabilirler. Bu gibi maddelerin çevre üzerindeki menfi etkileri de uzun sürer ve ekolojik sistem dengesini ciddi olarak bozabilirler. Örnek olarak petrol ürünlerinden, suda ağır olup dibe çökenler gösterilebilir.
Su kirliliğine neden olan unsurları genel olarak dört ana başlık altında toplamak mümkündür:
Bunlar sırasıyla,
a) Nüfus artışı
b) Kentleşme
c) Sanayileşme
d) Tarımsal mücadele ilaçları ve kimyasal gübreler.
Yukarıda belirtilen dört ana başlık içerisinde yer alan endüstriyel ve kentleşmenin önemi tartışılmazdır. Endüstri kuruluş atıklarının arıtılmadan akarsulara verilmesi veya bu atıkların toprağa gömülmesi sonucu bu atıklar yağmur sularına karışarak yeraltı sularının kirlenmesine sebep olabilmektedir.
Enerji santralleri, çelik, kâğıt ve araba fabrikaları gibi büyük endüstriyel kuruluşlar, çevreye zararlı maddeler açığa çıkaran önemli kuruluşların başında gelmektedirler. Özellikle büyük şehirlerde kurulan sanayi fabrikalarının sıvı ve katı atıklarının da su kirliliğine neden oldukları bilinmektedir. Ayrıca, sanayileşmenin gelişmesi ile şehirlere göç olayı daha da hızlanmış, bunun sonucunda da hızlı ve düzensiz şehirleşme ortaya çıkmıştır. Şehirlerdeki nüfus artışı ve buna bağlı olarak kentleşmenin yarattığı atıkların artış göstermesi, tarımsal mücadele ilaçlarının ve kimyasal gübrelerin bilinçsizce ve kontrolsüz kullanımı da göz önüne alındığında “su kirliliğine” etki eden unsurların önemi ortaya çıkmaktadır.
Su kirliliğinin önemli bir başka nedeni olan evsel atıklarda bulunan “sert (biyolojik parçalanmaya dayanıklı) deterjan” kalıntılarının doğal su kaynaklarının kirletilmesinde önemli payı olduğu bilinmektedir. Deniz ve göl kenarı gibi ortamlara yakın kurulan büyük şehirlerde evsel atıkların fazlalığı göz önüne alınırsa, kirlenmenin buralarda önemli boyutlarda yaşandığı açıkça görülebilir.
Su kirliliğini oluşturan diğer etmenlerin başında lağım suları, petrol atıkları ve nükleer atıklar, kimyasal kirleticiler ve tarımda verimi artırma amacıyla kullanılan doğal ve yapay maddeler, tarım ilaçları ve radyoaktif atıklar yer almaktadır. Bu atıklar arıtılmadan su ortamlarına boşaltıldıklarında ya da bu atıklarla kirlenen topraklardan sulara taşındıkları zaman su kirliliğine neden olurlar.
Özellikle tarımsal alanlarda üretimi artırmak amacıyla kullanılan kimyasal gübreler, böceklerle savaşmakta kullanılan bir takım kimyasal zehirler yağmur suları ile toprak altına geçerek yeraltı sularının kirlenmesine sebep olabilmektedirler.
SU KİRLİLİĞİNİN ZARARLARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Doğrudan hastalık nedeni olabileceği gibi bazı hastalıkların yayılımını da kolaylaştırabilen bir kirlilik çeşidi olan su kirliliği başta kanser hastalığı olmak üzere kalp, kronik solunum yolu hastalıkları ve diğer hastalıklara yol açarken, gelişim ve sinir sistemi bozuklukları ile bağışıklık sistemi rahatsızlıklarına da neden olabilmektedir.
Tarımsal alanlarda üretimi artırmak amacıyla kullanılan kimyasal gübreler, zararlı böceklere karşı kullanılan ve içeriğinde civa, kurşun ve diğer ağır metaller bulunan kimyasal zehirler, yağmur suları ile toprak altına geçerek yeraltı sularının kirlenmesine neden olabilmektedir. Akıntılarla yüzeysel sulara ve su havzalarına ulaşan bu kimyasal maddeler akarsulardaki canlı hayatının da sona ermesine sebep olmaktadırlar. Özellikle civa ve radyoaktif madde gibi tehlikeli maddeler gerek deniz canlılarının yapısında gerekse bitkilerin yapısında birikerek insanoğlu ve diğer canlılar tarafından tüketildiği zaman zararlı etkiler görülmektedir. Özellikle tarımda kullanılan kimyasal maddelerle kirlenen suda bulunan “nitrat” çocuklarda ciddi hastalıkların görülmesine sebep olabilmektedir.
Lağım suları ile kirlenen sularda bakteri ve virüs oranı artarak tifo, dizanteri, hepatit, kolera ve diğer önemli bulaşıcı hastalıkların bu yolla yayılımına sebep olmaktadır.
Besinlerin bileşiminde doğal olarak bulunan nikel maddesinin, kirli atıkların sulara karışması ve bitkiler tarafından alınmasıyla bitki yapısındaki miktarı önemli derecede artmaktadır. Bu tür bitkilerin tüketilmesiyle fazla miktarda nikel maddesi vücuda alınmakta ve buna bağlı olarak böbrek yetmezliği, karaciğer bozukluğu ve bazı kanser türlerinin oluşumuna neden olabilmektedir.
Çeşitli nedenlerle havada yoğun olarak bulunan kurşun oksit havadan su kaynaklarına ve dolayısı ile besinlere bulaşarak tüketilmeleri sonucu insan sağlığına zararlı etki gösterebilmektedir. Bu elementin özellikle ağız, yemek borusu, akciğer, meme, kalınbağırsak gibi önemli kanser türlerinin oluşumunda da rol oynadığı gösterilmiştir. Eski su dağıtım sistemlerinde kullanılan kurşunun çocukların sinirsel gelişimini, büyümeyi olumsuz etkilediği ve davranış bozukluklarına yol açtığı gösterilmiştir.
Canlı yaşamı ve dünyanın doğal dengesi için gerekliliği tartışmasız olan suyun çeşitli nedenlerle kirletilmesi sonucu gerek çevreye gerekse canlı ve insan yaşamına verdiği zararlar oldukça önemlidir. Bu bilinçten yola çıkarak, yaşamımızı önemli oranda etkileyen su kirliliğini önleyebilmek için yapılması ve alınması gereken önlemler bulunmaktadır. Öncelikle su kirliliğinin önemli bir nedeni olan tarım ilaçları ve yapay gübreler tarım alanlarında rast gele değil, yetkili kuruluşların önerisine göre kullanılmalıdır. Sanayi kuruluşlarının atıkları arıtılmadan akarsulara ve diğer su kaynaklarına boşaltılmamalıdır. İçme ve kullanma suyu olarak yararlanılan su kaynakları dışarıdan insan ya da hayvanların girmesini engelleyecek biçimde çevrelenerek kirlenmenin önlenmesi gerekmektedir. Kaynak sularının bulunduğu beslenme bölgelerinde endüstri kuruluşları, hayvan barınakları ve çiftlikler kurulmamalıdır. İçme ve kullanma suyu havzaları içerisinde ve civarında suların kirlenmesine neden olabilecek faaliyetler yapılmamalıdır. İçme sularının şebeke sistemi ile dağıtıldığı durumlarda klor, ozon vb. gibi dezenfekte edici maddelerle mikroplarından arındırılması gerekmektedir.
4) Gürültü
Gürültü kirliliği; insanın algılamasını ve işitme sağlığını olumsuz yön de etkileyen, beden ve ruh yapısını bozan, çalışma gücünü azaltan, rahat ve huzurunu kaçıran istenmeyen bir olgudur. Gürültü, insan sağlığını bozar, kulakta sağırlık ve çınlama gibi hasarlar oluşturur, sinirleri bozar, tansiyonu yükseltir, uyku düzenini bozar, kazalara sebep olur, iş veriminin azaltır. Normal konuşmaların anlaşılmasını zorlaştırır, gürültü (dB) ile ölçülür. (dB) ses şiddetidir.
GÜRÜLTÜ KAYNAKLARI:
Gürültünün başlıca kaynakları; motorlu taşıt gürültüsü, uçak gürültüsü, demiryolu gürültüsü gibi ulaşım sisten yarattığı gürültü ile çevreden gelen muhtelif gürültülerdir. Çevreden gelen gürültüler; fabrikalardan, eğlence yerlerinden, lokantalardan, radyo, pikap, teyp, TV vb den gelen gürültüler sokak ve caddelerdeki insanların yarattığı gürültüler olarak sıralanabilir.
Araçlarda korna, egzoz, müzik selleri, motor ve hareketli aksamın sesi, seyir sırası meydana gelen anafor, araçlarda gürültü meydana getiren etkenlerdendir.
a) Taşıtlar Tarafından Çıkarılan Gürültü insanın Ruh ve Beden Sağlığı Üzerine Etkileri:
Gürültü; insan sağlığı üzerinde çok yönlü olarak ölümsüz etkiler yaratmaktadır.
1- Gürültünün Ruh Sağlığı Yönünde etkileri:
Gürültü insanın çalışma, uyku düzenini ve sinirlerini bozarak kazalara sebep olur, iş verimini azaltır, endişe, tedirginlik, stres ve ani gürültülerde insana korku vererek kalıcı birtakım psikolojik rahatsızlıklara neden olabilmektedir.
2- Gürültünün Beden Sağlığı Yönünden etkileri:
Gürültü kişilerde; işitme zayıflığı ve kaybına, algılama ve ani karar verebilme yeteneğinin azalmasına, kan ve kalp dolaş değişmesine migren, ülser, gastrojen ağrılarının artmasına kasların sertleşmesine neden olmaktadır. Ayrıca kişilerde reaksiyon ve algılama eksikliğine neden olmaktadır.
b) Gürültüyü Önlemeye Yönelik Düzenlemeler:
Gürültüyü önlemek için birtakım düzenlemeler yapılması zorunlu hale gelmektedir.
1) Temel ve Yapısal Düzenlemeler:
Ulaşım araçlarının az gürültü çıkaracak şekilde üretilmesi ve imal edilmesi insanların, barınma ve çalışma sahalarının ses yalıtımlarına özen gösterilmesi Sürücülerin ve karayolundan yararlanan diğer kişilerin eğitilmesi, gürültüyü kaynağından azaltacaktır.
2) İdari ve Yasal Düzenlemeler:
2918 Sayılı karayolları trafik kanununun 30., 65., 72: maddeleri, araçların teknik şartlarına uygun bulundurulmaları, yüklerin yüklenilmesi sırasında gürültü çıkarmayacak şekilde yüklenmesi, araçlarda buldurulan ses, müzik, görüntü ve haberleşme cihazlarının kamunun rahat ve huzurunu bozacak şekilde kullanılmasını yasaklamaktadır.
Yine 2872 sayılı çevre kanununun 14. maddesi yönetmelikteki esaslar çevresindeki kişilerin huzur ve sükûnunu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde belirtilen standartlar üzerinde gürültü çıkarılması yasaktır Fabrika, atölye, işyeri, eğlence yerleri, hizmet binası, konutlarda ve ulaşım Araçlarında gürültünün asgariye indirilmesi için gerekli hükümler alınır. Maddesi bulunmaktadır.
Belirtilen 2918 sayılı karayolları trafik kanunu ve 2872 sayılı çevre kanununa uymayan kişiler hakkında kanuni işlemlerle yapılmakla beraber belirtilen davranışları ortadan kaldırmayanlar para cezası ile cezalandırılmaktadırlar.
ŞEHİR BİLGİSİ VE SÜRÜCÜ DAVRANIŞLARI
Sürücüler trafiğe çıkmadan önce şehir planını göz önüne almalıdır. Zira aynı mesafeye daha kısa sürede ve daha az yakıt harcayarak ulaşması mümkün olacaktır. Rahat ve ucuza yolculuk etmek için araçta şehir haritası ve şehir planını bulunması gerekir. Sürücüler şayet şehirlerarası yola çıkıyorlarsa mutlaka yanlarında karayolları haritası bulundurmaları gerekmektedir.
Sürücülerden özellikle ticari araç kullananların, şehrin önemli kavşak, yol, hastane, terminal, spor alanları, kültür ve alışveriş merkezleri gibi önemli yerleri bilmeleri trafik, çevre, iktisat ve düzen açısından faydalı olacaktır .
Sürücülerin tarihi ve turistik yerleri bilmeleri gerekir. Bu yerler en kısa ve uygun gidiş yollarını bilmeleri turist, turizm sektörü ve trafik açısından önemlidir
Sürücülerin araçlarının çevrenin dostu yapmaları için; aracın içi ve dışını temiz ve bakımlı tutmaları gerekir. Bu durum sağlık, güzel görünüm ve aracı kullananlar açısından önemlidir
Sürücülerin ve kıyafetlerinin temiz ve tertipli olması gerekir. Özellikle kamu hizmeti taşımacılığı yapan araçların sürücüleri kılık, kıyafetlerine dikkat etmeleri yolcularla olan diyaloglarında karşılıklı olarak ölçülü ve saygılı davranmaları gerekir.
Özel Araçları Gereksiz Kullanmanın Zararları:
• Yakıt tüketiminin artması ve israfına neden olur.
• Aracın yıpranmasına ve ömrünün azalmasına neden olur.
• Çevrenin bozulmasına ve kirliliğe neden olur.
• Özellikle büyük şehirlerde trafiğin yoğun ve trafik kargaşasına neden olur.
• Bu durum park problemi olan şehirlerimizde, bu problemin artmasına neden olur.
• Kamunun ortak kullandığı yol, şehir vb. şeylerin menfi yönden etkilenmelerine neden olur.
• İnsanların yürüme alışkanlığını yok ederken, tembelleşmelerine denen olur.
Yukarıda saydığımız Zaraları asgariye indirmek için;
• Aracınızdaki gereksiz yükleri boşaltın.
• Aynı istikamete giden kişilerle aracınızı müşterek kullanın.
• Kısa mesafelerde araç kullanmayın.
• Mümkün olduğunca, toplu taşım araçlarını (otobüs, tramvay, dolmuş kullanın.
• Trafiğin yoğun olduğu saatlerde trafiğe çıkmayın.
TRAFİK PSİKOLOJİSİ
Ülkemizin en önemli sorunlarından biri olan trafik kazaları insan, araç ve yol (çevre) etkenlerinin etkileşimi sonucunda olmaktadır. Şüphesiz çok sayıda faktöre bağlı olarak meydana gelen ülkemizdeki trafik kazalarında insan faktörü ilk sırayı almaktadır. İnsan faktörü içinde sürücülerin, çok büyük bir kusur payı ile trafik kazalarına sebep olduklarını kaza analizlerinde görmek mümkündür.
Sürücünün yaşı, cinsiyeti, medeni durumu, öğrenim durumu, kişilik yapısının yanısıra araç, yol ve tesisler (çevresel etkenler) trafik kazalarında sürücü davranışlarını etkileyen unsurlar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Motorlu araçlar iki yüz yıllık tarihleri ile ulaşımda çığır açmakla kalmayıp, insanların mekan ile ilişkileri başta olmak üzere derin toplumsal değişimlere yol açmıştır.
Artık günümüzde motorlu araçlar yenilenemeyen enerji kaynaklarını (fosil yakıtları) kullanmaları, meydana gelen trafik kazalarında can ve mal kayıplarının olması, çevre kirliliklerine neden olması, bireyciliğin artması, obezite, çevre düzeninin değişmesi (yollar, köprüler vb.) gibi etkileriyle aynı zamanda eleştirilenlerin de odağında bulunmaktadır.
Trafik ortamında aracını hareket ettirebilmek, istenen hızda ve istenen yöne doğru kumanda edebilmek sürücüde çeşitli duygu durumlarının ortaya çıkmasına sebep olur. Söz konusu duygu durumları yani sürücü psikolojisi artık günümüzde çok önemli bilimsel araştırma alanını oluşturmaktadır. Bilim ve teknolojideki gelişme ve ilerlemeler, araca ve çevresel koşullara ilişkin verileri her geçen gün değiştirmekte, farklılaştırmaktadır. Günümüz sürücü davranışları ile motorlu araçların ilk olarak kullanılmaya başlandığı dönemlerdeki sürücü davranışları arasında büyük farklar bulunmaktadır. Sorunlar farklılaştı ise analizleri ve çözümleri de farklılaşacaltır.
SÜRÜCÜ DAVRANIŞLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Trafik ortamında çok sayıda tehlike faktörü bulunmaktadır. Tehlikeleri öngörmek, doğru tepkileri (davranışları) doğru zamanda göstermek trafikte hayat kurtarıcıdır. Sürücü davranışlarını etkileyen fiziksel şartları duyma, görme ve tepki (reaksiyon gösterme) şeklinde özetleyebiliriz.
Sürücü davranışını etkileyen ruhsal koşullar ise kişinin trafik ortamına verdiği anlam, inançlar ve sürücülük tutumlarışeklinde karşımıza çıkar.
Yapılan araştırmalarda gösterişe meraklı, heyecanlarınıkontrol altına alamayan, bencil, kural dışı davranış ve hareketleri kendisinde hak olarak görme tutumu olan sürücülerin trafik güvenliği bakımından riskli olduklarıbelirlenmiştir. Dikkatsiz, hızlı araç kullanan, tehlikeyi küçümseyen, kendi yetenek ve becerilerini abartan, hatayı hep karşı tarafta arayan, saldırgan ve yarışmacı tutumlara sahip sürücüler tehlikeli sürücüler olarak değerlendirilmektedir. Oysa kendisinin, ailesinin ve diğer insanların varlığına değer veren, saygı duyan, trafik kurallarını önemseyen, asabi olmayan, riskleri önemseyen, paylaşımcı sürücü tutumları da güvenli sürücülüğübelirleyen özellikler olarak karşımıza çıkmaktadır.
Ruhsal yapı bozukluğu olan sürücülerin aynı zamanda kazaya yatkın sürücüler olduğu görülmektedir. 30 bin sürücü üzerinde yapılan bir çalışmada, sürücülerin %4'ünün toplam kazaların %40'ını gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir. Yüksek kaza oranına sahip sürücülerin belirli kişilik özellikleri öne çıkmaktadır. Bu özellikler; saldırganlık, duyguları kontrol etmede yetersizlik, kızgınlık, öfke, depresyon, düşük zihinsel seviye, prestij ve güç aramaya yönelik davranışlar olarak kendini göstermektedir.
Duygusal dengesizlik, huzursuzluk ya da asabi olma, kendini kontrol edememe, heyecan arama güdüsü, açık ya da örtülü kızkınlık, engellenme ve mutsuzluk duyguları, eleştiriye tahammülsüzlük, depresyon ve üzüntü, çaresizlik ve kişisel yetersizlik duygusu, başkaları tarafından kolay etkilenme ve eziklik duyma, kendi kaderini kontrol etmede yetersizlik algısı, erkeksilik, otorite veya rekabet yönelimli toplumsal rolleri benimseme gibi özellikler, riskli sürücülerin özellikleri olarak tanımlanmıştır.
Trafik kültürü, toplumsal kültürün bir parçasıdır. Trafik kuralları da aslında insanların bir arada yaşamaları sonucu ortaya çıkan kurallardır. Toplumsal yaşamın en temel insan davranışlarından biri de paylaşımdır. Yolu, park yerini, zamanı, geçme hakkını paylaşmak, başkalarının varlığına ve haklarına saygılı olmak, başkalarını da düşünmek, empati kurmak olumlu sürücü davranışları olarak düşünülmelidir.
ALKOL VE SÜRÜCÜLÜK
Alkol, merkezi sinir sistemini etkileyen bir maddedir. Diğer organların yanı sıra en çok beyni etkiler. Alınan miktarla orantılı olarak alkol alan kişilerde önce gevşeme, kaygı azalması (riskleri önemsememe) ketlenmenin (kendini denetlemenin) ortadan kalkması, sakinleşme, tedbirsizlik, uyku, giderek bilinç kaybı, koma ve daha da ileride ölümler meydana gelebilmektedir.
Alkol kullanma süresine bağlı olarak, uzun süreli kullanımlarda direnç gelişimi, fiziksel ve ruhsal bağımlılık oluşur.
Alkol alan sürücüde alkolün davranışlar üzerindeki etkisi, alınan miktara ve alındıktan sonra geçen zamana bağlı olarak farklılıklar gösterir. Genel olarak sürücülük üzerindeki etkileri şöyle özetlenebilir: Dikkat, alkol miktarı arttıkça bozulur. Kişinin çevreden gelen uyaranlarıanlamlandırması olan algı, özellikle görsel algı düşük doz alkol alımında bile olumsuz etkilenmektedir. Bellek ve tüm uyaranlarındeğerlendirilip, çözümleyip uygun kararlar almamızı sağlayan muhakeme yeteneğinde de azalmalar olmaktadır. Bir uyaran karşısında, uyarının ırtaya çıktığı andan o uyarana yanıt verildiği ana kadar geçen süre olan tepki hızı yavaşlar. El-ayak-göz uyumu az alkol alınmasında bile bozulabilmektedir. Alkol korku duygusunda azalma, risk alma ve saldırgan davranışlarda artış, kendine aşırı ve abartılı güven duygusu ile birlikte davranış kontrolünde azalmaya neden olur.
Ülkemizde trafik kazalarının yaklaşık %5-6'sı alkollü araç kullanımında kaynaklanmaktadır. Alkollü bir kişinin kazaya karışma riski, alkollü olmayan sürücüye göre 4 kat daha fazladır. Kandaki alkol oranı arttıkça kazaya karışmariski daha da artmaktadır. Bunun yanı sıra alkolün, tıbbi amaçlarla kullanılan birçok ilaçla birlikte kullanılması durumunda etkisinin arttığı da görülmüştür.
Alkolün dışındaki diğer uyuşturucu ve uyarıcıların da merkezi sinir sisteminde etkileri bakımından güvenli sürücülüğü ortadan kaldıran sonuçları vardır.
Yorgunluk, uykusuzluk, dalgınlık, olumsuzstres altında olmak, psikolojik etkileri bulunan ilaçların kullanımı gibi durumlar da güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıran durumlardır. Bu durumlarda araçların sürücü koltuğuna oturulmamalıdır.
GÜVENLİ SÜRÜCÜLÜKTE YETENEKLERİN YERİ VE ÖNEMİ
Sürücüler bakımından dikkat, algı, bellek, muhakeme, tepki hızı ve davranış kontrolü önemlidir. Bu faktörlerdeki bozulma veya seviyelerindeki düşüşler sürücülük yeteneklerinin de yetersizliğine yol açar. Görmede yetersizlik, değerlendirme ve karar vermede, gelen uyarılara tepki göstermedehata ve gecikmeler trafik kazalarına davetiye çıkarmaktadır.
Işık, hava, yol, trafik şartları ve diğer sürücüler bizim araç kullanırken kontrol edemediğimiz durumlardır. Biz, kendi hareketlerimizi ve karşılaşılan durumlarla nasıl baş edebileceğimizi kontrol edebiliriz. Her kararın bir sonucu olacağı unutulmamalıdır.
Risklerin önceden algılanması, gerekli önlemlerin alınması, bizim kontrolümüz dışındaki faktörlerin olası etkilerine ve olası kazalara karşı kendi varlığımızı korumamıza defansif (savunucu) sürücülük denir.
Mantıklı, gerçekçi, pratik, istikrarlı, dikkatli, kontrollü kişilik özellikleri olanların kaza riski azdır.
Unutulmamalıdır ki risk alma eğilimi arttıkça kazaya karışma olasılığı da artmaktadır. Öfke ve olumsuz stres kontrolü aynı zamanda trafikte risk alma eğiliminin kontrol edilmesi anlamını taşır. Bu duyguların kotrolü ise sadece oto-kontrolle mümkündür. Yani kendi kendimizi kontrol etmekle öfke ve stresi kontrol edebiliriz. Güvenli sürücü, duygularını ve tepkilerini kontrol edebilen kişidir; trafik kurallarını bilen, bunların gerekliliğine inanan ve bu kurallara uymayı alışkanlık haline getiren kişidir.
PERA PARK M. T. SÜRÜCÜ KURSU olarak;
Trafik ve Çevre Bilgisi derslerimizi, zenginleştirilmiş sunum ve hafıza teknikleri ile öğretmekteyiz.
Yenilenen ders tekniklerimizle adaylarımız sayfalarca bilgiyi ezberlemek zorunda kalmadan, eğlenceli ve kalıcı bir şekilde öğrenmekte ve sınav başarıları artmaktadır.
Şişli Bölgesi’nin en başarılı kursu olan Pera Park Sürücü Kursu, yenilediği ders teknikleri ile başarısını daha da artırmaktadır.
TRAFİK VE ÇEVRE BİLGİSİ (SORU BANKASI)